Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10857 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3081 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı... ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair ... 4. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilen kooperatif hissesi ve araç nedeniyle 20.000,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. ... tarihli ıslah dilekçesi ile, talep miktarını toplam 69.500,00 TL'ye yükseltmiştir.Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile, 69.500,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m. 229) ve denkleştirmeden (TMK m. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK m. 236/1). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (TMK m. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. -//-Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222).Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır.Somut olaya gelince; eşler, 13.10.1998 tarihinde evlenmiş, 23.10.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM m. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202/1). Tasfiyeye konu ... Konut Yapı Kooperatifi'ne eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 29.11.2005 tarihinde davalının üye olduğu, kooperatifin halen tasfiye olmadığı, ... plakalı aracın da eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 09.12.2011 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Mahkmece, kooperatif hissesi karşılığı davalıya teslim edilen dairenin değeri üzerinden katılma alacağına hükmedilmiş ise de; sözkonusu kooperatifin borçlarının olduğu, davalının da halen kooperatife aidat ödemesinin devam ettiği bildirilmiş, bir kısım delillerle de bu husus doğrulanmıştır. Katılma alacağı hesabında alacağın kapsamı, mal rejimin sona erdiği tarihte (boşanma dava tarihinde) kooperatif üyeliğinin karşılığı bedelin tasfiye anı olarak kabul edilen karar tarihine göre belirlenmesi gerekir. Mahkemece, bu nedenle konunun uzmanı bilirkişi ve bilirkişiler eliyle kooperatif defteri, kayıt ve belgeleri ile kooperatif aleyhine açılan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... sayılı dava dosyası da incelenerek ve de üyelik karşılığı davalıya teslim edilen daire de gözetilerek üyelik hakkının karar tarihindeki sürüm (rayiç) değeri dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda 2. bentte gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA; diğer temyiz itirazlarının yukarda 1. bentte gösterilen sebeplerle reddine, ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.186,88 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 20.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.