Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10347 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19744 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/09/2013NUMARASI : 2012/470-2013/827Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARBorçlulardan müflis P.M. A.Ş. ve müflis A.. D..'ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA, Borçlular müflis A.. D.. ve E.. D.. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Alacaklı tarafından borçlular müflis P. M. A.Ş. müflis A.. D.., müflis A.. D.. ve E.. D.. hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılmıştır.Borçlular İcra Mahkemesine başvurularında, her bir alacaklıya düşen garame ipotek meblağlarının belirlenmesinin yargılama yapılmasını gerektirmediğini, takipte istenen tutarlara ilişkin takip başlatılamayacağını, icra emri değil ödeme emri gönderilebileceğini, limit ipoteği olup limiti aşan tutarda takip yapılamayacağını ileri sürerek takibin durdurulmasını ve iptalini talep etmişlerdir.Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmasına ve bilirkişi raporu doğrultusunda takibin devamına karar verilmiştir.İİK'nun 149. maddesinde "İcra Müdürü, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız, şartsız para borcu ikrarının ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahısa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir..." hükmü yer almaktadır.Anılan hükümden de anlaşılacağı üzere ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip, ipotek veren üçüncü kişi ve asıl borçlu hakkında yapılabilir. Kredi sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalamış, ancak ipotek veren sıfatı bulunmayan kişiler hakkında ipotekli takip yapılıp, icra emri gönderilemez. Alacaklı, kredi sözleşmesinin kefillerine karşı haciz (veya iflas) yolu ile takip yapabilir. Somut olayda borçlu A.. D.. ve E.. D..'ın ipotek veren ve asıl borçlu sıfatı bulunmayıp haklarında başlatılan takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hükmün tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlular A.. D.. ve E.. D..'ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarıncaBOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 22.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.