Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10096 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10258 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/11/2013NUMARASI : 2012/1369-2013/1101Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Şikayet eden borçlu İ.. İ.. Genel Müdürlüğü vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda ; kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan ilama dayalı başlatılan takipte, İ.. İ.. Genel Müdürlüğü'nün alacaklarına haciz konulduğunu, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na 5999 sayılı Kanun'un 1. maddesiyle eklenen Geçici 6. ve 6111 sayılı Kanun'un Geçici 2. maddesine göre, kamulaştırmasız elatma nedeniyle hüküm altına alınan tazminatın tahsili için idarelerin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceğini, 2560 sayılı Kanun'un 27/1. maddesi gereğince İ.. İ..'ye ait taşınır ve taşınmaz malların Devlet malı sayılacağını bu nedenlerle yapılan haciz işleminin İİK'nun 82/1. maddesine de aykırı olduğunu açıklayarak, dosyadaki tüm hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece; şikayet tarihinden sonra ve yargılama sürerken, davalılar vekilinin talebi üzerine şikayete konu hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği gerekçesiyle şikayetin konusu kalmadığından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm; şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Her dava ve şikayet açıldığı tarihteki hukuki durum gözetilerek hükme bağlanır. (28.11.1956 tarih ve 15/15 sayılı İ.B.K. ve HGK'nun 17.03.1954 tarih ve 3/40-49 sayılı kararı). Somut olayda; şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan Banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderildiği, alacaklılara ödendiği ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine İcra Müdürlüğü'nce ilgili bankaya haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığı anlaşılmaktadır. Haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesi haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle şikayetin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK b. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karış 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.