Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 99 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4672 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 7 - 2012/48508MAHKEMESİ : Mardin 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 28/12/2011NUMARASI : 2011/212 (E) ve 2011/731 (K)Suç : KaçakçılıkYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "15.11.2005" yerine "21.09.2005" olarak gösterilmesi, 2- Dosya içeresinde arama kararı bulunmadığı cihetle yakalama tutanağında Mardin Sulh Ceza Mahkemesi'nden alındığı belirtilen 11.11.2005 gün ve 2005/632 Müteferrik numaralı arama kararının dosya içerisine alınması gerekirken bu yapılmadan karar verilmesi,3- 4926 sayılı Yasa'nın 34. maddesi “... On gün içinde ödeyeceğini yazılı olarak bildirdiği ve otuz gün içinde merciine ödediği takdirde hakkında kamu davası açılmaz” amir hükmünü içermekte olup, sanığa ön ödemenin 31.03.2006 tarihinde tebliğ edildiği ancak, 30 günlük yasal ön ödeme süresi beklenilmeden 17.04.2006 tarihinde iddianame ile kamu davası açıldığı anlaşılmakla, mahkemece sanığa yeniden usulüne uygun ön ödeme çıkarılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,4- 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK'nun 50. maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı Yasa'nın sanıklar lehine olabileceği gözetilerek;Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31/03/2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,5- 5275 sayılı yasanın 122. maddesiyle 647 sayılı Yasa'nın yürürlükten kaldırıldığı gözetilmeden infazı kısıtlar şekilde 4926 sayılı Yasa'nın 28/2. maddesinin uygulanmasına hükmolunması,Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.