Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8638 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 19416 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 4926 sayılı Yasaya MuhalefetHÜKÜM : Sanık ... hakkında ortadan kaldırma, sanık ... ..., ..., ... hakkında hükümlülükYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,1-Soruşturma aşamasında, sanıklar ..., ... ve ...'na, toplu kaçakçılıktan, gümrük idaresince belirlenen gümrüklenmiş değer esas alınmak suretiyle ve doğrudan 7201 sayılı Yasa'nın 35. maddesi uyarınca tebligat yapılarak ön-ödeme önerisinde bulunulduğu, sanık ...'a ise, yine toplu kaçakçılıktan, gümrük idaresince belirlenen gümrüklenmiş değer esas alınmak suretiyle ön-ödeme önerisinde bulunulduğu, 4926 sayılı Yasa'nın 34. maddesinde öngörülen 30 günlük yasal ön-ödeme süresi beklendikten sonra tüm sanıklar hakkında iddianame düzenlenerek dava açıldığı, yargılama aşamasında, sanık ...'a, bu kez bireysel kaçakçılıktan, gümrük idaresince belirlenen gümrüklenmiş değer esas alınmak suretiyle ön-ödeme önerisinde bulunulduğu, sanık tarafından ön-ödeme önerisine uyulduğu ve mahkemece sanıklar hakkında yazılı şekilde hükümler kurulduğu anlaşılmış ise de;4926 sayılı Yasa'nın 34. maddesinin son fıkrasında yer alan "Bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer, gümrük idaresince belirlenen değerdir." düzenlemesindeki "gümrük idaresince" ibaresinin hükümden önce 30.12.2008 gün ve 27096 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 Esas, 2008/144 Karar sayılı kararı ile Anayasaya aykırı görülerek iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, ön-ödeme önerisinin gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle açılan kamu davasının yargılaması sonucunda kurulacak hüküm bakımından maddi gerçeğin belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilerek, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak dava konusu eşyanın CIF değeri belirlenip, bu miktar esas alınarak gümrük idaresine dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değeri hesaplattırıldıktan sonra sanıklara ayrı ayrı suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin 4,5 katı üzerinden müteselsilen sorumlu olmak üzere toplu kaçakçılıktan ön-ödeme önerisinde bulunulup, sonucuna göre hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, hatalı şekilde ön-ödeme önerilerinde bulunularak, yazılı şekilde hükümler kurulması,Kabul ve uygulamaya göre de;2-Toplu kaçakçılıktan cezalandırılmalarına karar verilen sanıklar ..., ... ve ...'nun, tayin olunan cezadan müteselsilen sorumlu tutulmaları gerektiği hususunun düşünülmemesi,3-Hükümden önce, 27.04.2005 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.05.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5335 sayılı Yasa'nın 22. maddesi ile 5083 sayılı Yasa'nın 2. maddesine eklenen fıkrada yer alan "İlgili kanunları gereğince uygulanacak adlî ve idarî para cezalarının hesaplanmasında ve ödenmesinde, bir Yeni Türk Lirası'nın (1 YTL) altında kalan tutarlar dikkate alınmaz." şeklindeki hükmünün gözetilmemesi suretiyle sanıklar ..., ... ve ... haklarında fazla ceza tayini, 4-4926 sayılı Yasa'nın 4/4. maddesinde yer alan "3 üncü maddenin (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde sayılan suçlara konu eşyanın ayrıca zoralımına da hükmolunur. Bu Kanunda zoralımı öngörülen eşyanın zoralımının yapılamaması halinde ayrıca eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar daha para cezasına hükmedilir." şeklindeki düzenleme karşısında, müsadere edilemeyen eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar daha para cezasına hükmedilmesi gerektiği hususun gözetilmemesi,5-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında hükmolunan tazmini nitelikteki adli para cezası üzerinden nispi harca hükmolünması gerektiği hususunun düşünülmemesi,Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ve sanık ... ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.