Tebliğname No : 7 - 2012/15518MAHKEMESİ : Edirne 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 27/10/2011NUMARASI : 2010/169 (E) ve 2010/466 (K)SUÇ : 5607 sayılı kanuna muhalefetYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1- Sanığın dava konusu eşyayı temyiz incelemesi dışındaki diğer sanıkla beraber şahsi ihtiyaçları için getirdiğini savunması ve bu hususun diğer sanığın anlatımlarıyla benzer mahiyette olması karşısında, eşyanın kişi başına bölündüğünde şahsi kullanım miktarı kapsamında kalabileceğinin kabulü mümkün olduğu gözetildiğinde, söz konusu eşyanın ne surette ticarete konu yapılabileceği tartışılmadan yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi,Kabule göre de;2- Sanığa atılı suçun yaptırımının kanunda bir yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası olarak düzenlendiği, hapis cezasının alt sınırdan belirlenmesine karşın aynı gerekçeler ile dosya kapsamı ve ele geçen eşyanın miktarı nazara alındığında hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde temel adli para cezasının 365 gün olarak tayini;3- 5271 sayılı CMK'nun 231/11 madde ve fıkrasında "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir." hükmü düzenlenmiş olup, buna göre sanığın deneme süresi içinde yeniden suç işlemesi durumunda açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilmekle yetinilmesi gerektiği ancak anılan madde ve fıkra uyarınca kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında koşullarının varlığı halinde ve yasal zorunluluk olan hallerde cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesine veya ertelenmesine karar verilerek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabileceği gözetildiğinde; sanık hakkında 12.10.2010 tarihinde 10 ay hapis ve 6.080 TL adli para cezasına hükmedildikten sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi ve sanığın deneme süresi içinde kasıtlı bir suçtan mahkum olması karşısında, hükmün açıklanması ile yetinileceği yerde yazılı şekilde sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi,4- Sanık hakkında TCK'nun 51.maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesine karar verilirken, TCK.nın 51/3 maddesi uyarınca denetim süresi belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,5- Hükmolunan gün karşılığı adli para cezasının miktarı belirlenirken uygulanan yasa maddesinin TCK.nun 52/2.maddesi yerine 51/2.maddesi olarak gösterilmesi,6- İddianamede nakil aracının müsaderesi talep edildiği halde bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,7- Karar başlığında katılan gümrük idaresinin yazılmaması,Yasaya aykırı, sanık G.. K.. müdafii'nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı yasanın 326/son maddesi uyarınca sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 27.03.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.