Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5556 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15755 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 7 - 2012/39961MAHKEMESİ : Edirne 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/12/2011NUMARASI : 2010/21 (E) ve 2010/229 (K)SUÇ : 5607 sayılı kanuna muhalefetYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1-Dava konusu olayda ele geçen içkilerin 22 tanesinin küçük, 11 tanesinin büyük şişelerden ibaret olması, kişi başına 3-4 adet içki ile 3-4 kg muhtelif et ürününün düşmesi, bu miktarın da kişisel kullanım sınırları içerisinde kaldığının kabulü mümkün olduğu halde ne suretle ticari amaçla hareket ettiklerinin tartışılmaması,Kabule göre de;2-Sanık hakkında temel ceza tayin edilirken gün adli para cezasının alt sınırından takdiri yasal zorunluluk değil ise de, yeterli gerekçe gösterilmeden 5237 sayılı TCK.nun 61/9.maddesine yanlış anlam verildiği izlenimi doğuracak şekilde 365 gün üzerinden adli para cezası belirlenmesi suretiyle Anayasa'nın 141/3, 5271 sayılı CMK.nun 34, 230 ve 232.maddelerine aykırı davranılması,3-5271 sayılı CMK.nun 231/11 madde ve fıkrasında "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeye sanığın durumunu değerlendirerek; cezasının yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir." hükmü düzenlenmiş olup, buna göre sanığın deneme süresi içinde yeniden suç işlemesi durumunda açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilmekle yetinilmesi gerektiği ancak anılan madde ve fıkra uyarınca kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında koşullarının varlığı halinde ve yasal zorunluluk olan hallerde cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesine veya ertelenmesine karar verilerek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabileceği gözetildiğinde, sanık hakkında 29.04.2010 tarihinde 1 yıl 6 ay hapis ve 10.940 TL adli para cezasına hükmedildikten sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi ve sanığın deneme süresi içinde kasıtlı bir suçtan mahkum olması karşısında, hükmün açıklanması ile yetinileceği yerde yazılı şekilde sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi,4-Sanık hakkında TCK.nun 51.maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesine karar verilirken, TCK.nun 51/3.maddesi uyarınca denetim süresi belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,5-Hükmolunan gün karşılığı adli para cezasının miktarı belirlenirken uygulanan yasa maddesinin TCK.nun 52/2.maddesi yerine 51/2.maddesi olarak gösterilmesi,6-Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasına ilişkin olarak, "hükmün kesinleşmesinden itibaren müteakip ay başlamak üzere 24 aylık eşit taksitte tahsiline" denilmek suretiyle, 5275 sayılı yasanın 106/2 ve 20/3.maddelerine aykırı davranılarak adli para cezasının ilk taksitinin derhal tahsili sonucunu doğuracak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanık G.. K..'ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.03.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.