Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4973 - Karar Yıl 2004 / Esas No : 5543 - Esas Yıl 2003





4389 sayılı Kanuna muhalefetten sanıklar, Mustafa ve Aysun haklarında yapılan duruşma sonunda: sanık Aysun'un beraatine, diğer sanık Mustafa'nın hükümlülüğüne, amme hizmetlerinden müebbeten yasaklanmasına, cezası müddetince yasal kısıtlılık altında bulundurulmasına dair İstanbul Yedinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 31.1.2002 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi, müdahil vekili ve sanık Mustafa vekili tarafından süresinde müdahil vekili yönünden de duruşmalı inceleme isteğinde de bulunulan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının düzeltilerek onama isteyen 14.3.2003 tarihli tebliğnamesiyle daireye verilmekle dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:I-Yapılan duruşmaya toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere gösterilen gerekçeye ve takdire göre müdahil Banka vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanık Aysun'un beraatine dair hükmün istem gibi ONANMASINA,II-Sanık Mustafa vekili ile müdahil vekilinin bu sanığa yönelik temyizine gelince;Müdahilin sıfatı itibariyle duruşmalı inceleme yetkisi bulunmadığından CMUK.nun 318. maddesi gereğince müdahil vekilinin duruşma isteğinin REDDİNE, karar verilerek yapılan incelemede;1-Müdahil Banka vekilinin başvuru niteliğindeki 19.9.2001 tarihli dilekçesinde sözü edilen 15.8.2001 tarihli müfettiş raporu ekleriyle birlikte getirtilerek iddianame kapsamı dışındaki diğer usulsüz işlemlerle ilgili olarak ayrıca bir dava açılıp açılmadığı araştırılıp, ayrı bir dava konusu yapılmadığının anlaşılması halinde ek iddianame düzenlettirilerek tüm eylemler birlikte değerlendirilip bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Sanığın A.....T.A.Ş.nin Sirkeci şubesinde gişe yetkilisi olarak görev yaptığı sırada muhtelif tarihlerde 12 banka müşterisine ait nisaplardan onların talimatı ve bilgisi dışında para çekmek suretiyle zimmet suçunu işlediği oluşa uygun olarak iddia ve kabul edilmiş ise de dosya içeriğine göre bazen mudiler yerine imza atarak sahte tediye fişi düzenlediği, bu nedenle eylemlerinin bir kısmının nitelikli zimmet olma olasılığınan bulunduğu ve zimmet miktarının, müfettiş raporu, iddianame ve kabul de farklı olduğu, nazara alınarak sanığın eylemleriyle ilgili bankadaki tüm kayıt ve belgeler ve dava dosyası üzerinde bankacılık konusunda uzman bilirkişilere inceleme yaptırılarak zimmetin ve miktarın belirlenmesi ayrıca zimmetin normal denetim ve bankada mevcut kayıt ve belgelerin karşılaştırılması ve kontrolü sonucu tespit edilip edilemeyeceği, suçun banka dışı araştırmayı gerektirecek derecede bankayı aldatıcı ve fiilin açığa çıkmasını engelleyecek her türlü hileli faaliyette bulunmak suretiyle işlenip işlenmediği, ayrıca fiillerinin iğfal kabiliyetinin olup olmadığının tespiti ile zimmetin bir kısmı nitelikliyse ağır para cezasının uygulanması bakımından basit ve nitelikli olarak mal edilen miktarların ayrı ayrı saptanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu konularda yeterli açıklamaları taşımayan müfettiş raporuyla yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabul ve uygulamaya göre;3- İddianame ile banka müşterisi Ercan'ın hesabındaki usulsüz işlemlerde dava konusu yapıldığı halde bu konuda bir karar verilmemesi,4 - 4721 sayılı Yasanın 471 ve TCK.nın 33. maddeleri uyarınca sanığın hapis halinin sona ermesine kadar yasal kısıtlılık altında bulundurulmasına karar verilmesi yerine ceza müddetince kısıtlılığa hükmedilmesi,Yasaya aykırı ve 5- Hükümden sonra yürürlüğe giren 5020 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 4389 sayılı Kanunun 24/2 madde fıkrasındaki "22. maddenin 3 ve 4 numaralı fıkrası kapsamında veya bu suçlarla bağlantılı olupta Ağır Ceza Mahkemesinin görev alanına giren suçlara ait davalar ilgili bankanın bulunduğu ilin adıyla anılan 1 numaralı Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür. Gerekli görülen yerlerde Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca bu tür suçlara bakmak üzere o yerlerdeki diğer ağır ceza mahkemeleri de görevlendirilebilir veya yeni ağır ceza mahkemesi de kurulabilir" şeklindeki düzenleme gözetilerek görevsizlik karan verilip dosyanın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca görevli kılınan İstanbul Sekizinci Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesinin gerekmesi,Bozmayı icapettirmiş olup, müdahil vekili ve sanık Mustafa vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün (BOZULMASINA). 8.4.2004 günü oybirliğiyle karar verildi.