MAHKEMESİ :....... 1.Asliye Ceza MahkemesiSuç : 5015 sayılı yasaya muhalefetHÜKÜM : Sanıklar hakkında hükümlülük, erteleme ve müsadere, aracın müsaderesine yer olmadığınaYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;Sanık ........ temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;Dosya içerisinde kaçak eşyaya mahsus tespit varakası bulunmadığı, kaçak eşyaya mahsus tespit varakası düzenletilip talimat evrakına eklenmesi gerekirken bu yapılmadan sanığın talimat yoluyla alınan savunmasında, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasını talep etmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel halin bulunmaması hususları nazara alınarak düzenletilecek kaçak eşyaya mahsus tespit varakası talimat evrakına eklenmek suretiyle davaya konu eşyanın cif değerine göre, Gümrük İdaresi'nce tespit edilen eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamından oluşan gümrük vergilerinin kamu zararı olduğunun sanığa bildirilmesi ve sonucuna göre gerektiğinde 5271 sayılı CMK'nun 231/9 maddesi hükümleri gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken bu eksikliğin giderilmemesi, zararın usulünce bildirilmemesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin karar yerinde tartışılmaması, sanık tarafından kurumun zararı varsa gidermek istemeyeceğinin belirtilmesi karşısında bozma nedeni yapılmamıştır.Sanık hakkında temel ceza belirlenirken "suçun işleniş biçimi, yeri ve zamanı, işlenilmesinde kullanılan araçlar, suçun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin miktarı" gerekçe gösterilerek cezanın asgari hadden tayin ve tespit edildiği belirtildiği halde adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi,24/11/2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53.maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, mahkum olduğu kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında anılan maddenin l. fıkrasının (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmasına yer olmadığına, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca, hükmün birinci fıkrasında yer alan "1.000 gün" ifadesi hükümden çıkartılarak yerine "5 gün" yazılması yine gün para cezasının adli para cezasına çevrildiği 3. fıkradan da "20.000,00 TL" ibaresi çıkartılarak yerine "100 TL" yazılması, hükümden TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 53/1-2-3 madde fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Sanık .......... müdafiinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede ise;Sanık hakkında temel ceza belirlenirken "suçun işleniş biçimi, yeri ve zamanı, işlenilmesinde kullanılan araçlar, suçun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin miktarı" gerekçe gösterilerek cezanın asgari hadden tayin ve tespit edildiği belirtildiği halde adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi,Dosya içerisinde kaçak eşyaya mahsus tespit varakası bulunmadığı, sanığın savunmasında, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasını talep etmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel halinin bulunmaması hususları nazara alınarak düzenletilecek kaçak eşyaya mahsus tespit varakasındaki davaya konu eşyanın cif değerine göre, Gümrük İdaresi'nce tespit edilen eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamından oluşan gümrük vergilerinin kamu zararı olduğunun sanığa bildirilmesi ve sonucuna göre gerektiğinde 5271 sayılı CMK'nun 231/9 maddesi hükümleri gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken bu eksikliğin giderilmemesi, zararın usulünce bildirilmemesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin karar yerinde tartışılmaması,24/11/2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, mahkum olduğu kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında anılan maddenin l. fıkrasının (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmasına yer olmadığına, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA,Hükmün nakil aracına ilişkin kısmına yönelik temyiz incelemesinde ise;Kısa kararda araç müsaderesi konusunda bir karar verilmemişken gerekçeli kararda 8. fıkra karara eklenmek suretiyle nakil aracının müsaderesine yer olmadığına karar verilmesi sonucu kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmış olması,Yasaya aykırı, sanık........ ve sanık ........... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.