Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24687 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4333 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 4926 sayılı kanuna muhalefetHÜKÜM : Hükümlülük, müsadereYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1- 4926 sayılı Yasa'nın 34.maddesinin son fıkrasında yer alan "Bu maddenin uygulanmasında para cezasına esas alınacak değer, gümrük idaresince belirlenen değerdir." düzenlemesindeki "gümrük idaresince" ibaresinin hükümden önce 30.12.2008 gün ve 27096 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 18.09.2008 gün ve 2006/47 Esas, 2008/144 Karar sayılı kararı ile Anayasaya aykırı görülerek iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, ön ödeme önerisinin gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle açılan kamu davasının yargılaması sırasında tarafsız bilirkişinin belirlediği CİF değer üzerinden gümrük idaresine hesaplattırılacak gümrüklenmiş değer esasa alınmak suretiyle yeniden ön ödeme önerisinde bulunulup sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması,2-4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK'nun 50.maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı yasanın sanık lehine olabileceği gözetilerek;Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31/03/2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak vermeyecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,3- Hükümden sonra, 08.02.2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 23.01.2008 gün ve 5728 sayılı 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK nun 231.maddesinin 5 ve 14.fıkraları uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının olanaklı hale gelmesi karşısında, 5237 sayılı TCK nun 7.maddesi gözetilerek, yasal koşullarının oluşup oluşmadığı mahkemesince saptanarak, uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması lüzumu,Yasaya aykırı, sanıklardı temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.12.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.