Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22238 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29374 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 7 - 2013/199147MAHKEMESİ : Artvin Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/04/2013NUMARASI : 2012/67 (E) ve 2013/33 (K)Suç : 5411 sayılı Yasaya aykırılıkYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;I-Şikayetçi banka kendisini vekille temsil ettirmiş ise de, yargılama sırasında katılma talebinde bulunulmadığı ve katılan sıfatının olmadığı anlaşıldığından, şikayetçi banka vekilinin temyiz talebinin 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK'nun 317.maddesi uyarınca REDDİNE,II-Sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,1-Zimmetin, banka içi kayıtların olağan bir denetimi, araştırma ve karşılaştırılması suretiyle kesin bir biçimde ortaya çıkarılabilecek durumda olması halinde basit olarak nitelendirilmesi mümkün olup;Ayrıca, Tediye fişleri kullanılarak banka parasının zimmete geçirilmesinde fiilin, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi bakımından; Tediye fişleri bulunamamış ya da bulunan tediye fişlerinde mudi imzası yok ise, eylem basit zimmet, Mudiyi yanıltarak veya kandırılarak imzalatılan boş bir tediye fişini kullanılıp, mudinin bilgi ve talimatı olmaksızın hesabından para çekilerek mal edinilmiş ise, eylem nitelikli zimmet, Tediye fişine mudi yerine sahte imzalar atılmak suretiyle gerçekleştirilen işlemler ile ilgili olarak, fişler üzerindeki sahte imzaların ilk bakışta ve basit bir inceleme ile sahteliğinin anlaşılması halinde eylem basit zimmet, sahteciliğin aldatıcılık özelliğinin bulunması halinde ise eylem nitelikli zimmet suçunu oluşturacaktır. Yine, nitelikli zimmet suçundan hüküm kurulması halinde, adli para cezasının tayini yönünden 5411 sayılı Yasa'nın 160/2. maddesinde yer alan "hükmolunacak adli para cezası miktarının bankanın uğradığı zararın üç katından az olamayacağına" ilişkin düzenleme uyarınca, üç kat uygulamasında nitelikli zimmet kapsamında değerlendirilen eylemler nedeniyle oluşan ve tazmin edilmeyen toplam zarar miktarının dikkate alınacağı ve bu nitelikte bir zararın bulunmaması halinde ise sadece gün adli para cezası tayin edilerek anılan maddedeki üç kat uygulamasının yapılamayacağı hususları gözetilerek hüküm oluşturulması gerekir. Somut olayda, sanığın mudi K.. C..'nun hesaplarından 02.08.2010 tarihli iki ayrı fişle gerçekleştirdiği 10.000,00 TL ve 2.400,00 USD miktarındaki; mudi N.. E..'in hesabından 06.05.2010 tarihli fişle gerçekleştirdiği 10.057,64 TL miktarındaki; mudi İ.. G..'ın hesabından 02.07.2010 tarihli fişle gerçekleştirdiği 4.000,00 TL miktarındaki zimmet eylemleri dışında kalan eylemlerinin nitelikli zimmet olarak kabul edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş ise de;Sanığın yargılama aşamasında alınan savunmasında mudi K.. C..'na yönelik anılan eylemlere konu fişler üzerindeki mudiye atfen atılan imzaları kendisinin attığı yönünde savunmada bulunması; mudi N.. E..'e yönelik anılan eyleme konu fiş üzerindeki mudiye atfen atılan imzanın aidiyeti hususunun ise yeterince aydınlığa kavuşturulmamış olması karşısında, bu fişler üzerindeki imzaların aidiyeti ile mudilerin eli ürünü olup olmadığı ve aldatıcılık kabiliyetinin bulunup bulunmadığının tespiti yönünden, mudilere ait bankada bulunan imza kartonları ile diğer bankalar, noter, tapu dairesi gibi kurumlarda bulunan imza örneklerinin dosya ile birlikte aralarında grafoloji uzmanın da bulunduğu bilirkişiler heyetine tevdi edilerek rapor da alınmak suretiyle bu fişler yönünden sanığın eylemlerinin ayrı ayrı basit / nitelikli zimmet kapsamında kalıp kalmadığı tespit edildikten sonra; yine, sanığın mudi İ.. G..'a yönelik anılan eylemine konu fişin bulunamamış olması karşısında, bu eylemin basit zimmet kapsamında kaldığı kabul edilerek hapis cezası yanında tayin olunacak adli para cezasının miktarının belirlenmesi gerektiği hususu gözetilmeksizin, eksik araştırma sonucu yazılı miktarda adli para cezasına hükmolunması,2-Şikayetçi banka, kendisini vekille temsil ettirmiş ise de, yargılama sırasında katılma talebinde bulunulmadığı ve katılan sıfatının olmadığı gözetilmeksizin, şikayetçi lehine maktu ve nispi vekalet ücreti hükmedilmesi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.