Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20873 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15732 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 7 - 2011/396231MAHKEMESİ : İzmir 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/10/2011NUMARASI : 2010/339 (E) ve 2011/202 (K)SUÇ : Marka hakkının ihlaliYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1- Sanığın işyerinde 6 adet suça konu şampuan bulunmuş olup, bunları İstanbul'da T.... Kozmetik firmasından faturalı aldığını öne sürerek fatura ibraz ettiği, bilahare sanığın satın aldığını söylediği firma hakkında yasal işlem yapılıp, aynı marka şampuanlar bulunması sebebiyle firma sahip ve yetkililerinin markı hakkı ihlali suçundan cezalandırılmalarına dair hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği gözetilerek suç kastı bulunmayan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,Kabul ve uygulamaya göre;2- 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK.nun 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı yasanın 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırak??lmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı gözetilmeden mahkemece zararın giderilmediği ve yasada yer almayan sanığın suçu işlemekteki özellikleri gerekçe gösterilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.