Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20329 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3131 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza MahkemesiSUÇ : Marka hakkına tecavüzHÜKÜM : Hükümlülük, müsadereYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;Sanığın dosyada mevcut adli sicil kaydına göre 3167 sayılı yasaya muhalefet suçundan verilmiş mahkumiyetlerinin, 20.12.2009 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5941 sayılı Çek Kanunu ile 3167 sayılı yasa yürürlükten kaldırılarak yeni düzenlemeler getirildiği ve suç olmaktan çıkartıldığı gözetilmeden sanık hakkında kasıtlı suçtan sabıkası bulunduğu gerekçe gösterilerek CMK.nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi isabetli değil ise de; yerel mahkemece CMK.nun 231. maddesinin uygulanmaması hususunda ayrıca "uluslararası sözleşmeler ve 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmündeki Kararname uyarınca korunan hukuki yarar ile cezanın sanığın geleceği üzerindeki etkisi göz önünde bulundurulduğunda ileride suç işlemekten çekineceğine dair mahkememizde olumlu kanaat oluşmadığından" gerekçesine de dayanılarak sübjektif koşullar yönünden yeterli değerlendirme yapılması nedeniyle bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.1- Sanık hakkında hükmolunan hapisten çevrili adli para cezasının taksitle tahsiline karar verilirken 5237 sayılı TCK.nun 52/4, 5275 sayılı yasanın 109 ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkmdaki Tüzüğün 51. maddelerine aykırı olarak sanığın aleyhine ve infaz yetkisini de kısıtlar şekilde adli para cezasının hükmün kesinleşme tarihinden itibaren taksitlendirilmesine karar verilmesi,2- Hükümden önce 01/03/2008 gün ve 26803 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle, 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde "ödenmemesi halinde adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi gereğince, hükmün 6 numaralı bendinde yer alan "hükmün kesinleşmesi tarihinden itibaren" ibaresi ile "ve ödenmemesi halinde adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına, (ihtar edildi) " ibaresinin çıkarılması ve diğer hususların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.