Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19898 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17426 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 5607 sayılı yasaya aykırılıkHÜKÜM : Hükümlülük, erteleme ve müsadereYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;I- Sanık ...'ın temyizine yönelik incelemede;15.09.2011 tarihinde tebliğ edilen hükmü yasal süresinden sonra 23.09.2011 günü temyiz etmiş bulunan sanık ...'ın temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,II-Sanıklar ..., ... ile malen sorumlu temsilcisinin temyizlerine yönelik incelemeye gelince;Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile ilgili değerlendirmede; "Uluslararası karayolu yolcu taşımacılığı yapan sanıkların kaçağa konu eşyaların otobüs ile Türkiye'ye ithal şekli eşyaların ticari niteliği gözönüne alınarak sanıklar hakkında CMK 231/5-6 maddenin uygulanmasına takdiren yer olmadığına,” şeklindeki gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı ise de, aynı zamanda sanıkların kamu zararını tazmin etmediği gerekçesine de dayanılmış olması karşısında, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır, ancak;1-Gün para cezasının belirlenmesi sırasında uygulama maddesinin TCK'nun 52/2. maddesi yerine 51/2. maddesi olarak gösterilmesi,2-Sanıklar hakkında TCK'nun 51.maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesine karar verilirken 53/l.maddesi gereğince hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,3-Hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 51/3. maddesi gereğince denetim süresi belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,4-Vekalet ücretinin asil yerine vekile ödenmesine karar verilmesi,5-Dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı yasanın 13. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK.nun 54. maddesi uyarınca müsadere kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,6-Dosya kapsamına göre; dava konusu eşyanın, nakil vasıtasının yüküne göre miktar ve hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturmadığı gibi nakil aracında gizli bölme bulunmadığı, ayrıca nakil vasıtasının müsaderesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçları doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete de aykırı olacağı dikkate alınarak, nakil vasıtasının iadesi yerine yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanıklar ..., ... ile malen sorumlu temsilcisinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 26.11.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.