Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18485 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15905 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 7 - 2015/189739MAHKEMESİ : Adana 18. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/03/2015NUMARASI : 2013/715 (E) ve 2014/246 (K)SUÇ : 5607 sayılı Yasa'ya MuhalefetYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;Gıyabi kararın sanık ile aynı konutta oturduğu belirtilen yengesine 21.3.2014 tarihinde tebliğ edildiği, dosya içerisinde bulunan... Askerlik Şubesi Başkanlığı'nın 10.03.2015 tarihli yazısından sanığın 11.03.2014-01.04.2014 tarihleri arasında hava değişimi nedeniyle birliği dışında olduğu belirtilmiş ise de, anılan yazıdan aynı zamanda sanığın 16.04.2014 tarihine kadar asker olduğunun da anlaşıldığı ancak tebliğ belgesinde "işte olduğu" belirtilen sanığa yapılan gıyabi karar tebliğinin usulsüz olduğu, ek karara yönelik süresi içerisinde yapılmış bir itiraz mevcut olmamakla birlikte gıyabi karar tebliği geçersiz olduğundan ek kararın da hukuki değerden yoksun olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın 09/03/2015 tarihli dilekçesinin öğrenme üzerine süresinde olduğu gözetilerek yapılan incelemede,Olay günü otogarda normal yaşamını devam ettiren ve yanındaki koli ile bekleyen sanığın polis memurları tarafından görülmesi üzerine kendiliğinden rıza göstererek kolluğa “...şahsa sorulduğunda içerisinde sigara olduğunu ve biz görevlilere gösterebileceğini bildirmesi üzerine bahse konu kahverengi koli tarafımızdan kontrol edildiğinde 32 karton sigara olduğu anlaşılmıştır...” şeklinde tutanak tutulan olayda, devletin kamu gücünü kullanan kolluk görevlilerinin, kontrol etme iradesi serdeden tavırları karşısında direnme gücü bulunmayan sanığın aramaya rıza yönünde serbest iradesinden bahsedilemeyeceği, sanık ve kaçak eşya konusunda mahkemece verilmiş usulüne uygun bir arama kararı olmadığı gibi gecikmesinde sakınca olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir yazılı arama izni ya da Cumhuriyet Savcısı'na ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, bu eşyanın kaçak olmasının durumu değiştirmeyeceği, sanığın sigaraları ticari amaçla aldığına dair herhangi bir ikrarı da bulunmadığı nazara alındığında Anayasanın 38/2, 5271 sayılı CMK'nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabule göre de;1.Sanığa hükmedilen uzun süreli hürriyeti bağlayıcı cezası ertelenmediği halde "Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen hükümlü hakkında birinci fıkranın (e) bendinde söz konusu edilen hak yoksunluğunun uygulanmamasına" karar verilmesi, 2.Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı bulunmayan TAPDK'nın katılan olarak kabulü ile lehine maktu vekalet ücreti hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre, sanığın başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu bulunmadığı taktirde bu suçtan TAHLİYESİNE, 02.07.2015 günü oy çokluğuyla karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar SAHTE ÇEK KULLANMAK SURETİYLE NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK Mahkemesi : OLTU Ağır Ceza Günü : 12.03.2009 Sayısı : 62-17 Sanık P.. C..’in resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK’nun 204/1 ve 53. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis; bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık su Avukatın yapamayacağı işler- ortak çalışan avukatlar da işi yasal olarak reddetmek zorundadır. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 38.maddesinde avukatın işi ret mecbureyetinde olduğu haller gösterilmiş, aynı maddenin (c) bendi; “Avukatın evvelce hakim, hakem, Cumhuriyet savcısı, bilirkişi veya memur olarak görev yapmış olmasını” işi reddetme sebebi olarak kabul etmiş, aynı maddenin son fıkrasın icra müdürünün tebligat yapılan kişilerin varlığını araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı -hatalı tebligat - bakanlığa açılan dava -görev Davacı M.. S.. vekili Avukat S.. B.. tarafından, davalılar T.C. Posta Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü vdl. aleyhine 19/12/2006 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?