Tebliğname No : 7 - 2011/305002MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 27/05/2011NUMARASI : 2010/317 (E) ve 2011/185 (K)SUÇ : Marka Hakkına TecavüzYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK.nun 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı yasanın 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Dosya kapsamından katılanın marka hakkının ihlali suretiyle meydana gelen zararın basit bir araştırma ile tespit edilebilecek zarar niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan katılanın tespit edilmiş bir zararı bulunmadığı ve 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 5833 sayılı Yasa ile değişik 61/A-son maddesi gereğince etkin pişmanlık hükümleri öngörüldüğünden uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı ve sanığın dosyada mevcut adli sicil kaydına göre 3167 sayılı Yasa'ya muhalefet suçundan verilmiş mahkumiyetinin, 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5941 sayılı Çek Kanunu ile 3167 sayılı Yasa yürürlükten kaldırılarak yeni düzenlemeler getirildiği ve suç olmaktan çıkartıldığı gözetilmeden mahkemece "sanığın müdahil tarafın zararını karşılamadığı ve uzlaşma sağlanamadığı anlaşılmakla şartları bulunmadığı" gerekçesiyle sanık hakkında CMK 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 05.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.