MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 4926 sayılı Yasa'ya MuhalefetYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1.4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK.'nın 50. maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı Yasa'nın sanık lehine olabileceği gözetilerek;Olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31/03/2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi, 2.Sanık hakkında tayin edilen tazmini adli para cezasından, 4926 sayılı Yasa'nın 4/3 maddesi uyarınca indirim yapılması neticesinde hesap hatası sonucu 12242 TL yerine 11242 TL tazmini adli para cezasına hükmedilmesi,3.CMK'nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesine engel hali bulunmayan sanığın savunmasında, kamı zararını ödeyeceğini ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesinden yararlanmak istediğini beyan ettiği halde, talimat evrakı ekinde zararla ilgili bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi sanığa zarar miktarının da bildirilmediği nazara alınarak, eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplamının kamu zararı olduğunun sanığa bildirilmesi ve sonucuna göre gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/9. madde fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, adli sicil kaydı bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir kişiliği de tesbit edilemeyen sanık hakkında, bir daha suç işlemeyeceğine dair olumsuz kanaatin nasıl oluştuğu açıklanmadan, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle 5271 sayılı CMK'nun 231.maddesinin uygulanmaması,Yasaya aykırı olup, O Yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.06.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.