Bakaya kalmak suçundan sanık ...'in, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 63/1-A, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62/1, 50. maddeleri uyarınca 1.500,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Boyabat Sulh Ceza Mahkemesinin 27.01.2010 tarihli ve 2009/289 esas, 2010/12 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 13.05.2010 gün ve 30902 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığının 03.06.2010 gün ve KYB. 2010-127125 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu. Mezkür ihbarnamede;Tüm dosya kapsamına göre, sanığın savunmasının alındığı Fatih 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 16.10.2009 tarihli ve 2009/433 talimat sayılı duruşmasında müdafi huzurunda savunmasını yapacağını beyan etmesine rağmen, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 149/3. maddesine aykırı şekilde müdafii olmaksızın ifadesi alınmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanmasında isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden Boyabat Sulh Ceza Mahkemesinin 27.1.2010 gün ve 2009/289 esas 2010/12 karar sayılı kararının,CMK.nun 309/4-b maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yapılmasına, 16.01.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.