Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15471 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22122 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 7 - 2013/310489MAHKEMESİ : Reyhanlı 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 14/02/2011NUMARASI : 2010/1487 (E) ve 2011/120 (K)SUÇ : 5607 sayılı kanuna muhalefetYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1-Sanığın suç tarihinde İbrahimpaşa yol ayrımında yapılan yol kontrol uygulaması sırasında, C.. Sınır Kapısı istikametinden aracıyla geldiği sırada durdurulup aracında yapılan aramada ele geçen davaya konu 7 karton sigarayı olay günü Suriye'ye gidip yurda dönüşünde Türkiye'ye girişte Suriyeli bir şahıstan aldığını Savunması karşısında, savunmanın doğru olup olmadığının denetlenmesi ve suç vasfının tayini açısından, sanığın beyan ettiği tarihte Suriye ülkesinden yurda giriş yapıp yapmadığı Gümrük İdaresi'nden sorularak tespit edilmesi, sanığın Gümrük kapısından giriş yaptığının tespiti halinde, dava konusu ele geçen ve yolcu beraberi statüsünde getirilen kaçak eşyanın ticari mahiyette bulunmadığı, ithalinin yasak olmadığının kabul edildiği cihetle, suç ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5607 sayılı Yasa'nın 6.maddesi gereğince gümrük idarelerince gümrük vergisinin alınmasını gerektirir yaptırıma tabi bulunduğu gözetilerek, sanığın beraatine karar verilip, suç konusu e??ya yönüyle 5607 sayılı yasanın 6/1-2 madde-fıkrasının uygulanması gerektiği ancak bu madde, hükümden sonra 11.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6455 sayılı yasanın 66.maddesi ile kaldırılmış ise de; yine 6455 sayılı kanunun 12.maddesi ile değişik 4458 sayılı yasanın 235/3.maddesi gereği işlem yapılmak üzere eşyanın Gümrük İdaresi'ne teslimine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabule göre ise;2-Sanıkta ele geçirilen eşyanın miktarı ve niteliği gözetildiğinde dava konusu eşyayı ticari amaçla bulundurduğuna dair savunmasının aksine mahkumiyeti için her türlü şüpheden uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı halde, sanığın beraati yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,Yasaya aykırı, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.09.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.