Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14548 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10211 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 7 - 2012/202168MAHKEMESİ : Sivas 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 09/05/2012NUMARASI : 2012/45 (E) ve 2012/115 (K)SUÇ : 5411 sayılı yasaya aykırılıkYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1-Zimmetin, banka içi kayıtların olağan bir denetimi, araştırma ve karşılaştırılması suretiyle kesin bir biçimde ortaya çıkarılabilecek durumda olması halinde basit olarak nitelendirilmesi mümkün olup;Ayrıca,Tediye fişleri kullanılarak banka parasının zimmete geçirilmesinde fiilin, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi bakımından;Tediye fişleri bulunamamış ya da bulunan tediye fişlerinde mudi imzası yok ise, eylem basit zimmet,Mudiyi yanıltarak veya kandırılarak imzalatılan boş bir tediye fişini kullanılıp, mudinin bilgi ve talimatı olmaksızın hesabından para çekilerek mal edinilmiş ise, eylem nitelikli zimmet,Tediye fişine mudi yerine sahte imzalar atılmak suretiyle gerçekleştirilen işlemler ile ilgili olarak, fişler üzerindeki sahte imzaların ilk bakışta ve basit bir inceleme ile sahteliğinin anlaşılması halinde eylem basit zimmet, sahteciliğin aldatıcılık özelliğinin bulunması halinde ise eylem nitelikli zimmet suçunu oluşturacaktır.Yukarıda bahsedilen hususlar dikkate alındığında, sanığın mudi H.. T..'e yönelik 5 işlem ve mudi İ.. D..'a yönelik ise 2 işlemle zimmet suçunu işlediği gözetilerek, zimmete konu edilen işlemlere ait hesapların sahiplerinden olan banka mudisi H.. T..'ün müfettiş ifadesinde 25/04/2007 tarihli dekonttaki imzayı kabul etmemesine rağmen banka müfettişince yaptırılan grafoloji incelemesinde anılan dekonttaki imzanın H.. T..’e ait olduğunun rapor edildiği, diğer mudi İ.. D..'ın müfettişte verdiği ifadesinde boş dekonta imza atmadığını beyan etmesine rağmen savcılık aşamasında verdiği ifadesinde sanığın boş dekonta imza attırdığını belirttiği ve mahkeme aşamasında ki beyanında ise boş dekonta imza atıp atmadığını hatırlamadığını beyan ettiği ve bu surette ifadeleri arasında çelişki bulunduğu cihetle, anılan mudiler yeniden duruşmaya çağrılarak dinlenilmeleri sonucunda beyanları arasındaki çelişkilerin giderilmesi ve ele geçen sahte imzalı tediye fişleri kullanılarak banka parasının zimmete geçirilmesinde eylemin, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi bakımından, grafoloji uzmanına inceleme yaptırılarak banka müşterilerine ait hesap kartonetlerinde bulunan imzalarla, müşteriler adına sahte olarak atılan fişlerdeki imzalar karşılaştırılıp, imzaların müşterilerin eli ürünü olup olmadıkları tespit edildikten sonra, sahte olduklarının anlaşılması halinde de aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığının mahkemece saptanması, sahte imzalı fişlere ilişkin olarak, her bir işlem bakımından duraksamaya yer bırakmayacak şekilde, eylemlerin ayrı ayrı basit ya da nitelikli zimmet olup olmadıklarının değerlendirilmesi, imzaların mudilere ait olduğunun tespiti halinde ise bu imzaların ne şekilde atıldığı tespit edilerek, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabul ve uygulamaya göre de;2- Sanığın nitelikli zimmet suçundan cezalandırılması halinde, adli para cezasının tayini yönünden 5411 sayılı Yasa’nın 160/2.maddesinde yer alan "hükmolunacak adli para cezası miktarının bankanın uğradığı zararın üç katından az olamayacağına" ilişkin düzenleme uyarınca, üç kat uygulamasında nitelikli zimmet kapsamında değerlendirilen eylemler nedeniyle oluşan ve tazmin edilmeyen toplam zarar miktarının dikkate alınacağı ve zararın bulunmaması halinde ise sadece gün adli para cezası tayin edilerek anılan maddedeki üç kat uygulamasının yapılamayacağı, banka müşterisi H.. T..’ün mahkemede alınan beyanında sanığın kendisinin zararını karşıladığını beyan ettiği ve ilgili banka müdürü G..T..’ın ifadesinde H.. T..'e ödeme yaptıklarını ancak daha sonra müşterinin kendilerini arayarak sanık Ayla'nın kendisine ödeme yaptığını ve parayı bankaya geri vermek istediğini söyleyip iade ettiğini beyan ettiği hususları gözetilerek, sanığa eyleminin nitelikli zimmet kabul edilmesi halinde verilecek sonuç adli para cezasının ve ödettirilmesine karar verilecek banka zararının tespiti bakımından katılan bankadan sanığın eylemleri nedeniyle oluşan zarar miktarının sorulmasının ardından sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,3- Sanık hakkında banka zararının ödettirilmesine karar verildiği halde nispi harca hükmolunmaması,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlüktü bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.07.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.