MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 4926 sayılı Yasaya MuhalefetHÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, aracın müsadere talebinin reddine ve sahibine iadesineYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;Gümrük İdaresi vekilinin, 17/02/2010 havale tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçtiği gözetilerek sanık ...’ın, sanık ... vasisinin, sanık ... müdafiinin, sanık ...’nun, sanık ...’ın, sanık ... müdafiinin ve sanık ... vasisinin temyiz istemlerine yönelik yapılan incelemede;Sanık ...’ın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;01/04/2010 tarihinde tebliğ edilen hükmü yasal süresinden sonra 09/04/2010 tarihinde temyiz etmiş bulunan sanığın temyiz talebinin 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, Sanık ...’in, Adana 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce 11/09/2009 tarih, 2009/175 E., 2009/2191 K. sayılı kararla kısıtlanmasına ve hakkında vasi tayinine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, vasisinin 16/06/2010 havale tarihli temyiz dilekçesi öğrenme üzerine süresinde kabul edilerek sanık ... vasisinin, sanık ... müdafiinin, sanık ...’nun, sanık ...’ın, sanık ... müdafiinin ve sanık ... vasisinin temyiz istemlerine yönelik yapılan incelemede ise;Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olmasının Anayasa’nın 141/3, 5271 sayılı CMK'nun 34, 230 ve 289/g maddelerinin amir hükmü olduğu dikkate alınarak; iddia, savunma, sanıkların lehinde ve aleyhindeki delillerin tartışılması, sübutu kabul edilen veya edilmeyen eylemlerin belirlenerek sanıklara yüklenen suçun yasal öğelerinin gösterilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde gerekçeden yoksun hüküm kurulması,Kabule göre de;1-Sanık ...’in akıl hastalığı nedeniyle kısıtlanmasına ilişkin Adana 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 11/09/2009 tarih, 2009/175 E. ve 2009/2191 K. sayılı kararı ile dosyadaki sağlık kurulu raporu nazara alınarak 5237 sayılı TCK'nun 32. maddesi uyarınca sanığın suç tarihi itibariyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini etkileyen bir akıl hastalığı ya da akıl zayıflığının bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınıp sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm tesisi,2-Sanıkların birlikte işledikleri atılı suçun toplu kaçakçılık kapsamında kaldığı anlaşılmakla sanıklara mahkemece toplu kaçakçılık hükümleri uyarınca müteselsilen ön ödeme teklifinde bulunulması gerektiği halde eylemin bireysel kaçakçılık kabul edilerek ön ödeme teklif edilmesi,3-4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 4/a-2 maddesinde atılı eylemin müeyyidesi adli para cezasını, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 3/5 maddesinde ise hürriyeti bağlayıcı cezanın yanında adli para cezasını da içermekte olduğu; kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK'nun 50.maddesi gereğince adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi halinde verilen sonuç ceza itibariyle 5607 sayılı Yasa'nın sanık lehine olabileceği gözetilerek olaya suç tarihinde yürürlükte bulunan 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile suç tarihinden sonra 31.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken denetime olanak verecek şekilde bu husus tartışılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,4-5275 sayılı Yasa'nın 122. maddesi ile 647 sayılı Yasa'nın yürürlükten kaldırıldığı gözetilmeden infazı kısıtlayacak şekilde 4926 sayılı Yasa'nın 28/2-3 maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,5-Davaya konu nakil aracının 28/08/2008 tarihli satış kağıdı ile tasfiye edildiğinin anlaşılması karşısında, yazılı şekilde sahibine iadesine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık ... vasisinin, sanık ... müdafiinin, sanık ...’nun, sanık ...’ın, sanık ... müdafiinin ve sanık ... vasisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma kararının, sanıkların eylemi toplu kaçakçılık olduğundan temyiz talebinde bulunmayan sanık ...’e ve temyiz istemi reddedilen sanık ...'a da sirayet ettirilmesine, 23/02/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.