Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1398 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 31868 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 4733 sayılı Yasaya MuhalefetHÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadereYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;1- Hükümden önce 01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasa'nın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasa'nın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırıldığı 6545 sayılı Yasa'nın 81.maddesi ile Yasa'nın 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklik gözönüne alınarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi durumunda 5275 sayılı Yasa'nın 106/3. maddesi uyarınca hapse çevrileceğinin belirtilmesi,2- 5237 sayılı TCK.nun 51/7. maddesi gereğince sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi gerektiği halde infazı kısıtlayacak şekilde sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi , 3- 24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Sanık hakkında verilen uzun süreli ve erteli hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK'nun 53/1. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya karar verilirken, anılan yasa maddesinin 3. fıkrasının "Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz" amir hükmü dikkate alınarak, TCK'nun 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu dışındakiler yönünden uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,4- Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük idaresinin davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılıCMUK.nun 322. maddesi uyarınca, hükmün 4. bendinden "Ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" kısmının çıkarılması, 5237 sayılı TCK'nun 51/7 maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkrada ihtarın başına "...tamamen..." kelimesinden önce gelmek üzere "kısmen veya" ibarelerinin eklenmesi, hükümden TCK.nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılarak yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK’nun 53/1-2-3 madde fıkralarının (“e” bendi dışında) tatbikine” cümlesinin eklenmesi, hükümden Gümrük İdaresi lehine vekalet ücreti hükmedilmesine ilişkin kısmın çıkarılması ile diğer kısımlarının aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.