MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 4733 sayılı kanuna muhalefetHÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadereYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;I... İdaresi vekilinin temyizine göre yapılan incelemede;Sanığa atılı eylemin suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibariyle 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasa kapsamında kaldığı cihetle, suçtan doğrudan zarar görmeyen gümrük idaresinin davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığı gibi katılmasına karar verilmesi de hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden, gümrük idaresi vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,II-Sanık müdafiinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;1-04.11.2011 tarihli tutanakta, sanığın, kendisine ait işyerinin önünde, elinde bandrolsüz sigaralarla görülmesi üzerine sigaraların muhafaza altına alındığı belirtildiği halde, dosyada mevcut 15.12.2011 tarihli tahkikat evrakı başlıklı yazıda, dava konusu sigaraların dükkanda satışının yapıldığının belirtilmesi ve sanığın da, dava konusu sigaraların işyerinde ele geçtiğine yönelik savunması karşısında, tutanak düzenleyicileri dinlenilerek olayla ilgili bilgi ve görgüleri sorulup dava konusu sigaraların nerede ve nasıl ele geçirildiği hususu ayrıntılı şekilde belirlendikten sonra yapılan aramanın usul ve yasaya uygun olup olmadığı da değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,Kabule göre de;2-Mahkemece, sanık hakkında kesinleşmemiş bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğundan şartları oluşmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının davayı sona erdiren nihai hüküm niteliğinde bir karar olmadığı gibi sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti bulunmadığı ve kamu zararını da giderdiği gözetilerek, TCK.nın 51.maddesinin uygulanması sırasında sanığın kişilik özelliklerinin yeniden suç işlemeyeceği hususundaki kanaat yönünden olumlu olarak değerlendirildiği halde, CMK.nın 231.maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilirken kişiliğin olumsuz olarak değerlendirilmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.02.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.