Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9844 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8059 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :İş MahkemesiDava Türü : AlacakYARGITAY İLAMITaraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilip, incelemenin Yargıtayca duruşmalı olarak yapılması davacı ... vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 03.05.2016 Salı günü belirlenen saatte davacı ... vekili Av.... ve davalı .... vekili Av.... geldi. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,2-Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 15.12.2003-31.12.2007 tarihleri arasında holdinge bağlı bir şirkette genel müdür olarak, 15.09.2009-31.12.2013 tarihleri arasında ise gelişim ve finansman koordinatörü olarak çalıştığını, iş akdinin davalı tarafça haksız ve mesnetsiz sona erdirildiğini, her iki dönem sonunda da kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmediğini, en son net 8.200,00.TL ücret aldığını, fazla mesai yaptığını, hafta tatilleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izinlerini kullanmadığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, davacının davalı şirket yetkilisinin yakın arkadaşı olduğundan emeklilik sonrası holdinge bağlı şirketlerden birinde dostluk ilişkisi nedeniyle danışmanlık yaptığını, tam zamanlı bir çalışması olmadığını, davacının 14.09.2009 tarihinde danışmanlık yapmaya başladığını, 31.12.2013 tarihinde ise şirkette küçülmeye gidilmesi sebebiyle danışmanlığın sona erdirildiğini, çalıştığı süre boyunca tüm haklarının ödendiğini, tüm sosyal haklarının eksiksiz karşılandığını, davacının davalıdan başka bir işyeri olan ...'de 15.12.2003-31.12.2007 tarihleri arasında çalıştıktan sonra kendi isteği ile ayrılarak ...'da kendisinin bulduğu bir işe geçiş yaptığını, kendi isteği ile ayrılan davacının hiçbir hakkı olmadığını, mesai saatleri ile bağlı tutulmadığını, çalışma koşullarını kendisinin belirlediğini beyanla davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacının 15.12.2003-31.12.2007, 15.09.2009-31.12.2013 tarihleri arasında çalıştığı, her iki dönem çalışmasının da kıdem ve ihbar tazminatı ödenmemesini gerektirecek şekilde feshedildiğinin davalı işverenlikçe ispat edilemediği, fesih tarihindeki ücretinin net 8200,00 TL olduğu, 45 günlük yıllık izninin kullandırıldığının belgelendirilmediği, mesai saatlerini kendisinin belirlemesi nedeni ile fazla mesai, hafta tatili ve milli bayram ve genel tatil çalışma ücreti talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğindeki delillere göre, giydirilmiş ücretin tespitinde davalı işverence karşılandığı sabit olan ulaşım ve yemek sosyal yardımlarının nakdi karşılığının dikkate alınması yerinde ise de, prime ve vergiye tabi olmayan bu yardımların net tutarları yerine brüt tutarlarının eklenmesi hatalı olduğu gibi dayanağı olmadan günlük 3,00 TL tutarında “araç yardımı” adı altındaki miktarın ücrete eklenmesi doğru olmamıştır. 3-Davacının fazla mesai ve hafta tatili ücret taleplerinin yaptığı iş, konumu ve tanığının beyanı birlikte değerlendirildiğinde reddi yerindedir. Ancak davacı tanığı, davacı ile 2010 yılı kurban bayramının ikinci gününden itibaren çalıştıklarını beyan ettiği ve bu hali ile davacı 2010 yılı kurban bayramında tanığının belirttiği günlerde çalıştığını ispat ettiği halde, bilirkişi raporunda hesap edilen genel tatil ücretinin hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddi hatalı olmuştur.O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davacı taraf yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 03.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.