Mahkemesi :İş MahkemesiDava Türü : AlacakTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:1- Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı vekili, iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiğini iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı ve bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili davanın reddini istemiştir.Mahkemece istek kısmen hüküm altına alınmış, tarafların temyizi üzerine Dairemizin ilamı ile özetle, “2-…Davacı tanığı ...’ün mahkemece iki kez ifadesinin alındığı anlaşılmaktadır. Davacı tanığının ilk ifadesinden sonra davalı işverenden olan alacaklarını aldığı ve ilk ifadesinden çok farklı beyanlarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı tanığının iki kez aynı konuda dinlenmesi usule aykırıdır. Davacı tanığının ilk beyanı dikkate alınarak fesih ve alacakların belirlenmesi gerekirken davacı tanığının ikinci beyanı dikkate alınarak karar verilmesinin hatalı olduğu,3- Mahkeme karar gerekçesinde davacının fazla mesai alacağının ispat edemediği belirtilirken, hüküm fıkrasında davacının fazla mesai alacağı talebinin kabul edildiği anlaşılmakta olup gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu gerekçeleri ile bozulmuştur.Mahkeme bozma kararına uymuş, bozma doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alarak davanın kabulüne karar vermiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık iş sözleşmesinin kim tarafından feshedildiği noktasındadır.Mahkemenin hükmüne uyduğu bozma ilamında davacı tanığı ...’ün ifadesi doğrultusunda feshin değerlendirilmesi istenmiştir. Davacı tanığı ... 13.12.2012 günlü beyanında “davacının da maaşları ödenmediği için işten çıkartılmak zorunda kalındığını” belirtmiş, davacı da aynı tarihli ifadesinde “Bana gösterilen 29.02.2012 tarihli işten ayrıldığıma ilişkin dilekçe ve imza bana aittir. Ben işten ayrılmak zorunda kaldım. Maaşlarımız ödenmiyordu. Ayrıca işyerinde psikolojik baskı vardı. Bana bu kağıdı imzala sana maaş ve tazminatları vereceğiz dediler. Ben de bu nedenle imzaladım. 29.02.2012 tarihli belgeyi bana işveren yazdırdı.” beyanında bulunmuştur. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacı işten ayrılması için kendisine baskı yapıldığını kanıtlayamadığı gibi , davacı ve tanık ....’in anlatımları beraber değerlendirildiğinde iş sözleşmesinin ücretleri ödenmediği için davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği anlaşıldığından ihbar tazminatı isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü isabetsizdir.O halde davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 28/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.