Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 940 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16915 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Antalya 3. İş MahkemesiTarihi : 12/04/2013Numarası : 2011/103-2013/168 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı M.. B.. ve G.. Ş.. vekilinin tüm, davalılar A.. L... ve P.. T... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı, en son nezdinde çalıştığı davalı G.. Ş.. tarafından iş sözleşmesinin feshedildiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, yıllık izin ve ücret alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, feshin işverence haksız yapıldığı belirtilerek, bilirkişi raporu doğrultusunda tüm davalılar müştereken ve müteselsilen sorumlu tutularak, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin alacağı talebinin kabulüne, diğer alacak taleplerinin ise reddine karar verilmiştir. İşyeri devrinin iş ilişkisine etkileri ile işçilik alacaklarından sorumluluk bakımından taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. İşyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı İş Kanununun 6 ncı maddesinde düzenlenmiştir. Sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı yasanın üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır. Değinilen Yasanın 120 nci maddesi hükmüne göre, 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesi halen yürürlükte olduğundan, işyeri devirlerinde kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından belirtilen madde hükmü uygulanmalıdır. Anılan maddeye göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde, işçinin kıdemi işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanmalıdır. Bununla birlikte, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları, işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. Bu açıklamalar ışığında, iş hukukunda işyeri devrinin işçilik alacaklarına etkileri üzerinde ayrıca durulmalıdır. İşyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işveren kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumludur. 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, devreden işverenin sorumluluğu bakımından bir süre öngörülmediğinden, 4857 sayılı Yasanın 6 ncı maddesinde sözü edilen devreden işveren için öngörülen iki yıllık süre sınırlaması, kıdem tazminatı bakımından söz konusu olmaz. O halde kıdem tazminatı işyeri devri öncesi ve sonrasında geçen sürenin tamamı için hesaplanmalı, ancak devreden işveren veya işverenler bakımından kendi dönemleri ve devir tarihindeki ücret ile sınırlı sorumluluk belirlenmelidir. Feshe bağlı diğer haklar olan ihbar tazminatı ve kullanılmayan izin ücretlerinden son işveren sorumlu olup, devreden işverenin bu işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. İşyerinin devredildiği tarihe kadar doğmuş bulunan ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücretlerinden 4857 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca devreden işveren ile devralan işveren müştereken müteselsilen sorumlu olup, devreden açısından bu süre devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlıdır. Devir tarihinden sonraki çalışmalar sebebiyle doğan sözü edilen işçilik alacakları sebebiyle devreden işverenin sorumluluğunun olmadığı açıktır. Bu bakımdan devirden sonraya ait ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücreti gibi işçilik alacaklarından devralan işveren tek başına sorumlu olacaktır. Davacının hizmet döküm cetveli incelendiğinde, 21.11.2007-31.10.2009 tarihleri arasında A.A... Y.. İnşaat Şirketi ve P.. Temizlik Şirketi Adi Ortaklığı nezdinde, 02.11.2009 - 31.12.2010 tarihleri arasında davalı G.. Ş.. nezdinde davalı M.. B..'na ait işyerinde çalışmış olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, bütün davalıların kabul edilen tüm alacak miktarlarından müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu yönünde karar verilmiştir. A.A..Y..İnşaat Şirketi ve P..Temizlik Şirketi Adi Ortaklığı ile davalı G.. Ş.. arasında işyeri devri söz konsu olup, işyeri devri hükümleri kapsamında, bu davalıların kıdem tazminatı yönünden 21.11.2007-31.10.2009 tarihleri arasındaki dönem yönünden 31.10.2009 tarihindeki ücretle sınırlı olmak üzere sorumluluklarına karar vermek gerekirken tüm dönemle sorumlu tutulmuş olmaları, ayrıca yıllık izin ücreti ve ihbar tazminatı alacağı feshe bağlı alacaklardan olup son işverenden istenebileceği halde bu davalıların bu alacaklardan da sorumlu tutulmuş olmaları ve alt işveren şirketler arasındaki işyeri devri hükümlerinin dikkate alınmamış olması hatalı olup bozma nedenidir. O halde davalılar A.A.. Y.. İnşaat Şirketi ve P.. Temizlik Şirketi vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının davalılardan A.A...Y.. İnşaat Şirketi ile P.. T..Şirketine iadesine, aşağıda yazılan temyiz harcının davalı Belediye ve G..-A...İnşaat Gıda Medikal Tekstil San.ve Tic.Ltd.Şti'ne yükletilmesine, 23/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.