Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8439 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18074 - Esas Yıl 2015





İş MahkemesiDava Türü : AlacakTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen 02.03.2015 tarihli ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:6100 sayılı HMK'nun geçici 3.madde 1.fıkrasına göre; “Bölge Adliye Mahkemelerinin, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2'nci maddesi uyarınca Resmi Gazete'de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” 2.fıkrasına göre; Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/09/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla değişiklikten önceki 427 ilâ 454'üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5.maddesine göre İş Mahkemesinden verilen kararlar tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 8 gün içinde temyiz olunabilir. Bu süre içinde temyiz dilekçesinin hakime havale edildikten sonra temyiz defterine kaydının yaptırılması ve harcının yatırılması gerekir. Temyiz süresi içinde temyiz dilekçesi ve temyiz defterine kaydedilmiş, ancak harç yatırılmamış ise, harç ve temyiz giderlerinin yatırılması için ilgili tarafa HUMK'nun 434/3.maddesi gereği 7 günlük kesin süre verilmesi gerekir. 8 günlük süre içinde temyiz edilmeyen (HUMK'nun 432/4), temyiz defterine kaydı yapılmayan (HUMK'nun 434/3) kararlar kesinleşmiş olur.HMK'nun 103/1-4 maddesi gereğince hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar adli tatilde görülecek işlerden olduğundan adli ara vermede geçen günler süreye dahildir.Somut olayda karar davacı vekiline tebligat parçası üzerinde yazılı olduğu üzere 08.01.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Her ne kadar davacı vekili, PTT sorgulama sayfasından yapılan “gönderi takibine” dayanak gerekçeli kararın kendisine 09.01.2015 günü tebliğ edildiğini iddia etmiş ise de; dosya içinde bulunan ıslak imzalı tebligat parçasının incelenmesinden, tebliğin bizzat davacı vekilinin imzasına 08.01.2015 tarihinde yapıldığının hiç bir tereddüde yer vermeyecek şekilde anlaşılması nedeniyle bu iddiaya itibar edilmemiştir. Davacının temyiz talebinin 8 günlük temyiz süresinin son günü olan 16.01.2015 tarihi geçtikten sonra 19.01.2015 tarihinde yapıldığı temyiz defterine kayıt ve harç makbuzlarından anlaşıldığından, temyiz dilekçesinin reddine ilişkin mahkemece verilen karar HUMK'nun 432.maddesine uygun olduğundan mahkemenin temyiz talebinin süresinde olmadığından reddine dair 02.03.2015 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının reddine karar verilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddiyle mahkemenin usul ve kanuna uygun olan 02.03.2015 tarihli ek kararının ONANMASINA, davacıdan temyiz harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 11.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.