Mahkemesi :İş MahkemesiDava Türü : Alacak Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Davacı, ... Valiliğine bağlı ... Projesi kapsamında işçi olarak çalışırken iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğinden bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir. Davalı ..., davacının kendi işçisi olmadığını, hakkında açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının iş akdinin projenin sona ermesi nedeniyle ihbar öneli tanınarak feshedildiğini, tüm haklarının ödendiğini hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının iş akdinin haklı neden olmadan ihbar önelli olarak feshedildiği gerekçesiyle kıdem tazminatının, iş arama izni ücretinin ve ödenmeyen yol ile yemek ücretinin tahsili ile ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı kurumun pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda, davacı ... Valiliğine bağlı ... Projesi kapsamında işe alınmış ancak değişik kamu kurumlarında çalıştırılmıştır. Dava İl Özel İdaresi aleyhine açılmış olup davalının husumet itirazı vardır. Yargılama bu kurum aleyhine yapılmış, bu aşamada davalı dışı Valilik aleyhine yöneltilmek istenmiş ama Valilik kendisine yapılan tebligatı iade ederek davaya taraf olarak katılmamıştır. Temyiz aşamasında yazılan müzekkere cevabında davacının kadrosunun ... ile Yatırım İzleme Koordinasyon ... devredilmesine karar verildiği bildirilmiştir. Bu durumda davada tarafın ... Valiliği olması gerekmektedir. Husumetin hatalı yöneltilerek ... hakkında karar verilmiş olması isabetsizdir. Yapılacak iş ... Valiliğini davalı olarak davaya katıp varsa delillerini topladıktan sonra bir karar vermektir. 2-Kabule göre de; davacının yol ve yemek ücretini hak edip etmediği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı, çalıştırıldığı cazibe merkezi projesinin Valilik bünyesinde il özel idaresi bütçesine bağlı olarak yürütüldüğünü, hizmet akdinin başından itibaren asgari ücret ile birlikte yol ve yemek ücretinin de ödenmesi gerektiği halde ilk 18 ay yol ve yemek yardımı ödenmediğin, aynı iş kollarında çalışan il özel idaresi bünyesindeki diğer işçilere yol ve yemek yardımı veriliyor olmasından kaynaklı hizmet akdinin sonlandırılmasından 10 ay önce kendisine de yol ve yemek yardımı ödenmeye başlandığını, ödenmeyen dönem yönünden yol ve yemek yardımı ücretinin tahsilini talep etmiştir. Davalı kurum ise Yüksek Planlama Kurulunca bazı projeler için yemek ve yol yardımı öngörülürken bazı projeler içi bunun öngörülmediğini, davacının çalıştığı proje için 2010 yılından sonra yemek ve yol yardımı gideri ödenmesinin öngörüldüğünü davacı ile yapılan sözleşmede yemek ve yol gideri ödeneceğine ilişkin hüküm bulunmadığını proje kapsamında çalışan işçilerin maaş, sigorta ve diğer tüm ödeneklerinin Başbakanlık tarafından karşılandığını, müvekkil idarenin aracı konumunda bulunduğunu, ödenek gönderildiğinde yemek ve yol giderlerinin ödendiğini savunmuştur. Davacının yol ve yemek ücreti talebi kabul edilerek tüm çalışılan süre yönünden yapılan son ödeme tutarı esas alınarak hesaplama yapılmıştır. Ancak Dairemize gelen emsal dosyalardan kamu kurumlarındaki yol ve yemek ücreti giderlerinin her yıl değiştiği bilinmektedir. Bu durum karşısında, mahkemece bu husus ilgili birimlerden sorularak yıllara göre yol ve yemek ücreti belirlenmeli, davacının fiilen çalıştığı kurum çalışanlarına yol ve yemek ücreti ödenip ödenmediği sorularak ödeniyorsa kendilerine yol ve yemek ücreti ödenen emsal işçilerin 2009 ve 2010 yıllarına ait yol ve yemek ücretleri tahakkuklarını gösterir bordroları getirtilerek yol ve yemek ücreti tutarlarının yıllara göre belirlenmesi gerekirken tüm çalışma dönemi için son ücretler baz alınarak hesaplama yapılması ve yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.