Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7472 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26191 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Mersin 3. İş MahkemesiTarihi :01/10/2013Numarası :2012/649-2013/375 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalı Belediye vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı Belediye'nin tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı, belediye bünyesinde asfalt işçilerinin çavuşu olarak çalıştığını, belediyenin asıl işveren olduğunu ve çalışma süresince alt işverenler değişse de belediye nezdinde çalışmasına kesintisiz devam ettiğini ve iş akdinin son alt işveren tarafından haksız olarak sona erdirildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile genel tatil, fazla çalışma, hafta tatili ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı Belediye, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini davalı şirket, davacı işçinin kendiliğinden ayrıldığını, kendilerinin taşeron olduğunu, sadece kendi dönemi ile sınırlı sorumluluğu olduğunu ve davacının kendisini ibra ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, taşerondan taşerona işyeri devri olduğu, son alt işverenin davalı şirket olduğu, ibranamede kıdem ve ihbar tazminatının yer alması savunma ile çelişki oluşturduğundan iş akdinin haksız olarak feshedildiği, ibranamenin makbuz niteliğinde olduğu ve ödenen miktarların mahsubu gerektiği kabul edilerek davanın, kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında davalı şirket tarafından sunulan 10.01.2012 tarihli ibranamenin makbuz niteliğinde kabul edilerek ibranamede ödendiği belirtilen miktarların hüküm altına alınacak alacaklardan mahsup edilip edilemeyeceği uyuşmazlık konusudur. Davalı şirket tarafından yargılama sırasında davacı tarafından imzalanmış 10.01.2012 tarihli ibraname ibraz edilmiş, mahkemece sunulan ibraname makbuz niteliğinde kabul edilerek ibranamede ödendiği yazılı olan miktarlar davacı işçinin hüküm altına alınan alacaklarından mahsup edilmiştir. Davacı, davalı şirket tarafından sunulan bu ibranamenin işe girerken boş olarak imzalatıldığını, sonradan davalı şirket tarafından doldurulduğunu, kendisine ibranamede belirtilen miktarların ödenmediğini iddia etmiş, 19.03.2013 tarihli duruşmada dinlenen davacı tanıklarından Ş.. C.. tarafından da işe giriş sırasında boş olarak evraklar imzalatıldığı, bu evrakların işçilik alacaklarına ilişkin olduğu doğrulanmıştır. Bu durum karşısında yapılacak iş, bir mali müşavir bilirkişi seçilerek davalı şirketin ticari kayıtları üzerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle ibranamede ödendiği belirtilen miktarların ticari defter ve kayıtlarda gösterilip gösterilmediğini tespit etmek, kayıtlarda ibranamede belirtilen miktarların ödendiği gösterilmiş ise şimdiki gibi, gösterilmemiş ise davacının iddiasının doğru olduğu kabul edilerek ibranamede ödendiği belirtilen miktarlara itibar etmeden bir başka deyişle bu miktarları mahsup etmeden karar vermektir. Mahkemece bu husus araştırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı Belediyeye yükletilmesine, 07.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.