Mahkemesi : Antalya 4. İş MahkemesiTarihi : 15/07/2013Numarası : 2012/208-2013/374 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2.Davacı vekili, müvekkilinin 04.01.2002-03.04.2012 tarihleri arasında çalıştığını, emekli olarak işten ayrıldığını iddia ederek kıdem tazminatı alacağının tahsilini talep etmiştir. Davalılar davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının emekli olmak suretiyle işten ayrıldığı, bu fesih sebebinin kıdem tazminatına hak kazandıran nedenlerden olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Anayasanın 141. maddesinde, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılacağı açıklanmış, aynı zorunluluk HMK.nun 297. maddesinde de düzenleme altına alınmıştır. Anılan yasal düzenlemede yargıcın, uyuşmazlık konusu olan olay hakkında tüm kanıtları toplaması, tartışması, bu kanıtlardan hangilerine değer vermediğinin nedeni, hangilerini üstün tuttuğunun dayanaklarını değerlendirdikten sonra bir sonuca varmasının zorunlu ve gerekli olduğu vurgulanmıştır. Böyle bir yöntemin izlenmesi durumunda ancak kararın gerekçeli olduğunun kabul edilebileceği sonucuna varılabilir. Hükmü kuran yargıcın böyle bir yöntemi izlemesi .../.. halinde maddi olgularla hüküm fıkrası arasında bir bağlantı kurulmuş olabilecektir. Ayrıca gerekçe sayesinde kararın doğruluğu denetlenmiş ve davanın yanları tatmin ve inandırılmış olacaktır. Tüm bunlardan başka ve en önemlisi adil bir yargılamanın yapıldığı sonucuna varılacaktır. Somut olayda, mahkemece verilen kararın gerekçe kısmında emekli olmanın kıdem tazminatına hak kazandırmayacağı belirtildiği halde hüküm fıkrasında kıdem tazminatının kabul edilmesi, bilirkişi raporuna göre karar verildiği halde rapordaki brüt hesabın net olarak yazılması ve şirketin sorumlu olduğu miktar 4913,24 TL olarak tespit edildiği halde alacağın tamamından sorumlu tutulması nedenleriyle kararın gerekçe bölümü ile hüküm fıkrası arasında açık çelişkiler doğmuştur. Mahkemece bu şekilde çelişkili karar verilmesi 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas 1992/4 karar sayılı YİBK'na ve 6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı şirkete iadesine 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.