Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla)Dava Türü : İşe iade Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli neden olmaksızın feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer haklara karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, banka müşterilerinin davacı hakkında şikayeti bulunmakta olup şikayet incelendiğinde davacının hukuka ve banka mevzuatına aykırı davranışları olduğu anlaşıldığı, davacının bir kısım banka müşterilerine karşı olumsuz tavır sergilediği ve bu durumun çalıştığı şube performansını da olumsuz etkilediği, davacının bankanın kadın çalışanlarını ve müşterilerini rahatsız edici tavır ve davranışlar sergilediği, tavır ve davranışlarının bankanın özenle oluşturmaya çalıştığı güven ilkesini ve itibarını zedelediğini, davacının müdür olarak çalıştığı işyerinde huzursuz ve rahatsız edici bir ortam yarattığı, bu durumun özellikle kadın çalışanların moral ve motivasyonunu olumsuz etkilediği, bu nedenle yapılan fesih işleminin geçerli nedenlere dayandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının iş akti hükümlerinin ihlali olarak değerlendirilebilecek nitelikteki davranışları somut ve kabul edilebilir biçimde ortaya konulamadığı, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği hususu ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanununun 18 ve devamı maddeleridir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. İş Kanununun 18.maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanunun 25/II.maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol oçması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi süresince herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz. 4857 sayılı İş Kanununun 20.maddesinin ikinci fıkrasına göre geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Somut olayda; davacı, davalı Banka bünyesinde yaklaşık 16 yıl boyunca çalışmış olup en son Şube Müdürü olarak görev yapmıştır. İş sözleşmesi, özetle davacının çalışma/işyeri etik, ahlak ve kurallarına, mevzuata aykırı ve tekrar eden olumsuz tutum ve davranışları ile işin normal yürüyüşü ve işyerindeki huzur ve ahengi olumsuz yönde etkilemesi, Bankanın itibar kaybına ve zararına olması ve nihai olarak Banka ile olan güven ilişkisini zedelemesi, dürüstlük ve doğrulukla bağdaşmayan davranışlarıyla işin özenle yapılması ve sadakat yükümlülüğünü ihlal etmiş olması nedenleriyle geçerli nedenlerle feshedildiği belirtilmiştir. Feshe ilişkin olarak ayrıntılı Banka Müfettişi tarafından tanzim edilen rapor ile gerek bu rapora dayanak bir kısım işçilerin ve davacının beyanları, gerekse mahkemece dinlenen davalı tanıklarının beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı Bankanın Şube Müdürü olarak görev yaptığı ve dolayısıyla ağırlaştırılmış özen yükümlülüğü bulunduğu, bir kısım müşterilere karşı ilk etapta görev sınırlarını zorlayan samimi ilişkilerde bulunması ve sonrasında bu ilişkilerin bozulması nedeniyle hem bu müşterilere karşı olumsuz tavırları hem de genel itibariyle bir kısım müşterilere karşı tutum ve davranışları, yine Bankanın çalışan bir kısım kadın personeline yönelik tavırları birlikte gözönünde bulundurulduğunda, iş sözleşmesinin temelini oluşturan güven duygusunun zedelenmesine neden olduğu açıktır. Ayrıca davacının, davalı Bankanın Şube Müdürü olduğu gözetildiğinde işyerinde işvereni temsil etme özelliğinin de olduğu dikkate alındığında işyerinde iş barışı ve huzurunu sağlayacak, iş akışını sağlıklı yürütme noktasında asli nitelikli görevlerinin olması nedeniyle söz konusu tutum ve davranışları nedenleriyle asli görevlerini aksattığı da gözden uzak tutulmamalıdır. Böylece iş barışı ve huzuru ile iş akışının bozulmasına neden olduğu, dolayısıyla davalı işverenin, kendisine duyduğu güvenin zedelenmesine, iş sözleşmesinin devamının işveren yönünden çekilmez hale gelmesine bizzat davacının bu tutum ve davranışlarının neden olduğu sonucuna varılmıştır. Hal böyle olunca davacının görevinin önemi de gözetildiğinde tutum ve davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin temelini oluşturan karşılıklı güven duygusunun zedelenmesi ve dolayısıyla davalı işverence yapılan fesih işleminin geçerli nedene dayandığı anlaşılmakla 4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, 2. Davanın REDDİNE, 3. Alınması gereken 27,70 TL harçtan peşin ödenen 24,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazine'ye gelir kaydına, 4. Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı yargılama gideri 214,30 TL'nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, 5.Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 6.Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine, 7. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 14.04.2015 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
İŞ KAZASI • BAKİYE ÖMÜR • MADDİ TAZMİNAT İLK PEŞİN DEĞER • MANEVİ TAZMİNAT
KARAR1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı A. Elektropanc Elektromekanik San. Müh. Taah. Ve Tic.A.Ş.'nin tüm; davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,2- Dava, geçird
PMF TABLOSU • TAZMİNAT HESAPLAMA
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi Pakize'nin içinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı N Sigorta ZMSS poliçesi ile sigortalı araç nedeniyle meydana gelen kazada murisin vefat ettiğini belirterek, anne baba, eş ve çocuk için 5.000'er TL destekten yoksun kalma tazminatının müracaat tarihinden iti
BOŞANMA DAVASINDA DAVALI TAŞINMAZINA İHTİYATİ TEDBİR KONULAMAYACAĞI
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sırasında mahalli mahkemece verilen, ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilin 31.01.2013 tarihli karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Boşanma veya ayrılık davası açılınca alınabilecek tedbirler Türk Medeni Kanunu'nun 1
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?