Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6954 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22655 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Mersin 4. İş MahkemesiTarihi : 02/05/2013Numarası : 2012/234-2013/224 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı, ücretleri düzensiz ödendiği ve fazla mesai alacağı ödenmediği için haklı nedenle iş sözleşmesini feshettiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ve ücret alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davacının kendiliğinden işi bırakıp gittiğini, hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının ücretlerinin düzensiz ödenmiş olması nedeniyle davacı feshinin haklı olduğu belirtilerek kıdem tazminatı talebinin kabulüne, diğer alacak taleplerinin ise reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında, davacının aldığı ücretin belirlenmesi, işyerinde prim ödemesi olup olmadığı ve fazla çalışma alacağı bulunup bulunmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı, asgari ücret ve buna ek olarak aylık 400,00 TL satış primi karşılığı çalıştığını iddia etmiştir. Davalı taraf, davacının ücreti konusunda açık bir beyanda bulunmamıştır. Dosya kapsamında açıklaması bulunmayan birtakım ödeme dekontlarının bulunduğu sabittir. Mahkemece, dosya kapsamından davacıya satış primi ödendiğinin tartışmasız olduğu belirtilerek, davacının fazla mesai alacağı talebinin reddine karar verilmiştir. Ancak kıdem tazminatı hesaplamasına esas ücret belirlenirken sadece asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmış ve satış primi dikkate alınmamıştır. Davacının prim aldığı gerekçesi ile fazla mesai alacağı değerlendirilmediği halde, ücretinin belirlenmesinde prim kazancının dikkate alınmamış olması hatalıdır. Yapılacak iş, işyeri kayıtları ile tüm dosya kapsamı ve işverence birkısım ödemelerin yapıldığı hususu birlikte değerlendirilerek, davacının fazla çalışmasını karşılayacak şekilde prim ödemesi bulunup bulunmadığı, prim ödemesinin her ay sabit bir miktar mı yoksa satış kotası üzerinden mi belirlendiği ve buna bağlı olarak aylık prim ödemesi miktarı denetime elverişli olacak şekilde belirlendikten sonra, fazla mesai alacağını karşılayacak nitelikte prim ödemesi belirlendiği taktirde, fazla mesai alacağı talebinin reddine karar verilmelidir. Kıdem tazminatı hesabına esas ücret bakımından prim ödemesi dikkate alınarak belirleme yapılması, prim ödemesi olmadığı veya fazla mesai çalışmasını karşılamadığının tespit edilmesi halinde ise fazla mesai alacağı talebinin değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir. 3-Davacı ulusal bayram genel tatil alacağı talep etmiş olup, mahkemece, davacının ulusal bayram genel tatil çalışmasını ispat edemediği gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Dinlenen davacı tanıkları ile davalı tanıkları birbiri ile uyumlu beyanlarında, dini bayramlarda çalışma olmadığını ancak genel tatillerde çalışma olduğunu belirtmişlerdir. Bu kapsamda bilirkişi raporunda genel tatil alacağı için hesaplama yapıldığı ve taraf tanıklarının beyanlarıyla davacının genel tatillerde çalıştığı sabit olduğu halde mahkemece bu talebin ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir. 4-Davacı ücret alacağı talebinde bulunmuş olup, mahkemece, dava açıldıktan sonra ücret ödemesi yapıldığı gerekçesi ile ücret alacağının reddine karar verilmiştir. Dava açıldıktan sonra yapılan ödeme bakımından, ödenen alacak yönünen davanın konusu kalmadığından, karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmiş olması da isabetsiz olmuştur. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcın davalıya yükletilmesine, 27/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.