Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 691 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17202 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Antalya 2. İş MahkemesiTarihi : 21/03/2013Numarası : 2011/655-2013/118Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı vekili, davacının 24/04/2005-03.11.2010 tarihleri arasında çalışıtığını, 2010 öncesi resepsiyonist 2010 sonrasında ise önbüro müdür olarak görev yaptığını, sözleşmesinin işverence haksız olarak 03/11/2011 tarihinde feshedildiğini, ücretinin net 2.850 TL olduğunu, bordroların 1598 TL üzerinden düzenlendiğini bu tutarın bankaya yatırıldığını, aradaki farkın elden ödendiğini, gerçek ücretinin bordrolaştırılması ve işçilik alacaklarının ödenmesi talebiyle davalıya Antalya 3. Noterliği'nin 31/10/2011 T, 23022 yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide ettiğini, davalı işverenliğin bu ihtarnamenin keşide edildiği tarihten kısa bir süre sonra 03/11/2011 tarihinde sözleşmenin, otel müşterilerine verilmek üzere kendisine teslim edilen kol bantlarının 1024 adedinin kaybolduğu, bu kayıptan davacının sorumlu olduğu belirtilerek iş akdinin feshedildiğini, davalının kayıp kol bandından zararının söz konusu olmadığını, kol bantları ile ilgili sorumluluğun muhasebe yöneticisine ait olduğu, bir yılda ortalama 30000 misafir ağırlayan işyerinde bu sayıda kol bandının kaybının çok çok düşük bir rakam olduğu, bantların müşteri talebi üzerine değiştirilebildiği, her değişim için zayi tutanağı düzenlenmediği, bir kısım kol bantlarının otelde çalışma izni olmaksızın görev yapan yabancı uyruklu personeli denetimlerde otel müşterisi gibi göstermek amacıyla işveren vekilinin talimatıyla bu personele teslim edildiğini, bunların belgelenemediğini, özellikle animasyon ve sauna bölümlerinde izinsiz çalışan personele bant verilmesiyle ilgili belgelerin dosyaya sunulduğunu, fesihte hak düşürücü süreye uyulmadığını, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ücret alacağı ile yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını, son ücretinin asgari geçim indirimi dahil 1.598,70 TL olduğunu, iş akdinin haklı ve geçerli nedenle sona erdirildiğini, davacının 31.10.2011 tarihli ihtarnamesinin davalı şirkete 03.11.2011 tarihinde öğleden sonra tebliğ edildiğini, davacının iş akdinin aynı gün ihtarnamenin tebliğinden önce, ön büro görevlisi olarak bir takım görevlerini tüm hatırlatmalara rağmen yerine getirmemekte ısrarlı olması nedeniyle konularına göre ayrı ayrı düzenlenerek kendisine verilen 3 ayrı yazıya verdiği savunmalarındaki mazeretlerinin geçerli olmaması ve özellikle 1024 adet kol bandının kaybıyla ilgili açıklamasında müvekkil şirketi kaçak işçi çalıştırmakla itham etmesi, bu iddiasını açıklaması talebini içeren yazıyı imzalamaktan imtina etmesi üzerine, 4857 sayılı Yasa'nın 25/II- (b) ve (e) bentleri uyarınca feshedildiğini, zimmetle davacıya teslim edilen bantlarla ilgili zayi tutanaklarının düzenlenmediğini, bu durumun iş akdinin haklı ve geçerli feshi için yeterli olduğunu, 1024 kol bandının kayıp olmasının bu sayıda kişinin otel hizmetlerinden kaçak olarak yararlanmış olabileceğini gösterdiğini, 31.10.2011 tarihinde savunma istendiğini, sözleşmesinin 03.11.2011 tarihinde feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davalı savunmasını ispat açısından dört tanık göstermiştir. Mahkeme ara kararı ile tanık sayısını iki ile sınırlandırmıştır. Tanık beyanları takdiri delillerdendir. Davanın konusu ve istekler dikkate alındığında sonuca etkilidir. Tanık sayısının gerekçe gösterilmeden ve açıkça davalı tarafından vazgeçilmeden sınırlanması savunmanın kısıtlanması sonucunu doğurur. Davalının tanıklarının tamamı dinlenilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 21/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.