Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 677 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2001 - Esas Yıl 2012





Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava konusu 101 ada 35, 36, 37, 52, 53, 54 parsel, 102 ada 123, 125, 126, 127 parsel, 112 ada 14, 15, 16 parsel, 107 ada 79, 80, 81 parsel, 114 ada 6 parsel sayılı sırasıyla 5066,53 m2, 3771,93 m2, 4841,23 m2, 2741,13 m2, 3352,50 m2, 3689,78 m2, 1323,42 m2, 1293,90 m2, 1541,19 m2, 4237,28 m2, 2423,37 m2, 2475,24 m2, 2470,95 m2, 2876,36 m2, 4100,19 m2, 4897,77 m2 ve 5925,09 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar ... mirasçılarının zilyetliğinde ve davalı olduğundan sözedilerek malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Tespit gününden önce davacı ... tarafından davalı ...... Köyü Tüzel Kişiliği, ... ve ... ve müşterekleri aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan el atmanın önlenmesi ve tescil davası görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu 101 ada 35, 36, 37, 52, 53, 54 parsel, 102 ada 123, 125, 126, 127 parsel, 112 ada 14, 15, 16 parsel, 107 ada 79, 80, 81 parsel ve 114 ada 6 parsel sayılı taşınmazların payları belirtilerek ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ..... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Bir hükmün hangi hususları kapsadığı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297.madde hükmünde belirtilmiştir. Buna göre tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin mahkemece oluşturulan hükmün içeriğinde gösterilmesi zorunludur. Somut olaya bakıldığında; davalı ..., dava konusu taşınmazların tespit tarihinden önce Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan ve Kadastro Mahkemesine aktarılan el atmanın önlenmesi ve tescil davasının tarafı olmasına ve Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararının başlığında taraf olarak gösterilmesine rağmen temyize konu Kadastro Mahkemesince verilen karar başlığında davalı olarak gösterilmemiş, ayrıca aleyhindeki mahkeme hükmü de tebliğ edilmemiştir. Hal böyle olunca HMK'nun 297. maddesine uygun bir karardan söz edilmesi olanaksız olduğu gibi mahkemece yukarıda açıklanan nedenler dikkate alınmadan karar oluşturulması dahi isabetsiz olup davalılar Zöhre ve ...'in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre de sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalılar Zöhre ve ...'e iadesine, 31.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.