Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 645 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16516 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Tokat 1. İş MahkemesiTarihi : 25/12/2012Numarası : 2010/108-2012/338 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine 2-Davacı, davalı idareye ait işyerinde alt işverene bağlı olarak temizlik elemanı olarak çalıştığını okul müdür yardımcısı olan idare yetkilisinin ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan 26/02/2010 tarihindeki davranışları nedeniyle 04/03/2010 tarihinde 4857 sayılı İş Kanunu gereğince derhal fesih hakkını kullanarak iş akdini feshettiğinden bahisle kıdem, ihbar ve kötüniyet tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir. Davalı, davacının iş akdini kendisinin haklı neden olmaksızın feshettiğini ödenmeyen alacağı olmadığını ve kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın usul ve esastan reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının haklı nedenle iş akdinin feshettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflara arasında davacının ??alışmış olduğu ulusal bayram ve genel tatil günleri ücretlerinin ödenip ödenmediği konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı, çalışmış olduğu ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiş, davalı ise ödediğini savunmuştur. Bilirkişice davacının puantajda çalıştığı tespit edilen genel tatil günlerine ilişkin ücretleri hesaplanmış, davalı ise ücret bordrolarında açıkça belirtilmemekle birlikte ilave ödeme süratiyle bu çalışmalarının karşılığının ödendiğini ileri sürmektedir. Her ne kadar, bilirkişi ek raporunda bu ödemelerin ayrı bir kalem halinde olmadığından bahisle nazara alınmayacağını belirtilmiş ise de davacının günlük ücreti belirlidir. Buna bağlı olarak aylık ücreti de belirlidir. Eğer davacının genel tatil çalışması yaptığı aylarda aylık ücretinden daha fazla bir ödeme yapılmış ise bunun davalı savunmasında olduğu gibi çalıştığı ulusal bayram genel tatil alacağına karşılık olduğu açıktır. Bu nedenle davacının çalıştığı kabul edilen aylar için ücret bordrolarındaki ödeme ile genel tatil çalışması yapmasaydı yapılacak ödeme karşılaştırılarak eğer farklı bir ödeme varsa bu miktar genel tatil alacağından mahsup edilmelidir. Bilirkişiye bu husus tespit ettirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece ilk rapora göre ulusal bayram genel tatil alacağının kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. 3-Davalı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu harçtan muaf olmasına karşın mahkemece davalının harçla sorumlu tutulmuş olması da isabetsiz olmuştur. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.