Mahkemesi :İş MahkemesiDava Türü : İşe iade Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, iş akdinin hukuka aykırı olarak feshedildiğini belirterek feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davalı şirketin güvenlik işlerinin şirket Yönetim Kurulunun 17.12.2014 tarih ve .... sayılı Kararı ile şirket tarafından yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması nedeniyle özel güvenlik şirketine verildiğinden davacının iş akdini yasaya uygun geçerli ve haklı nedenle feshedildiğini, davacının iş sözleşmesinin feshinin işletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan geçerli sebeplere dayandığını, kıdem ve ihbar tazminatı dahil her türlü işçilik alacağının da ödendiğini, ayrıca davacının fesihten sonra başka iş bulup çalışmaya başladığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, şirketin güvenlik işlerinin özel güvenlik şirketine verildiği neden gösterilerek yapılan fesihte, işten çıkarılan 7 güvenlik görevlisinden 3'ünün başka bir bölümde görevlendirilmesi nedeniyle feshin tutarlılık ve son çare olması ilkesi ilkelerine uygun düşmediği, bu nedenle davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli bir fesih olmad??ğı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının işine iadesine, davacının SGK hizmet dökümünün incelenmesinde, işten çıkarıldıktan 3 hafta sonra başka bir yerde işe başladığı görülmekle, davacının işe iade için işverene yasal süre içerisinde başvurması halinde kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok 21 günlük (3hafta) ücret ve diğer alacaklar ile işe başlatmama tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Öncelikle, dosyada bulunan hizmet döküm cetveline göre davacının fesih tarihinden sonra 20.01.2015 tarihinde davalı işyeri dışında başka bir işyerinde işe girdiği, yazılı fesih bildirimine göre de fesih tarihinin 29.12.2014 olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, mahkemece 21 günlük(üç haftalık) boşta geçen süre ücretine hükmedilmesi yasal ve hakkaniyetli olup davacının temyiz itirazları yerinde değildir. Davalı ise, işletme gereklerinden kaynaklanan bir fesih söz konusu olduğu, bazı ünitelerde personel sayısının azaltılmasının zorunlu hale geldiği, şirket Yönetim Kurulunun aldığı karar ile şirketin güvenlik işlerinin özel güvenlik şirketine verildiği, feshin geçerli nedene dayandığından bahisle kararı temyiz etmiştir. Dosya içeriğine göre somut olayda, yazılı fesih bildirimine göre fabrikanın güvenlik işinin taşerona verilmesi nedeniyle davacının iş akdinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, bilirkişi raporu alınmamış, tanık beyanlarına itibarla işten çıkarılan 7 güvenlik görevlisinden 3'ünün başka bir bölümde görevlendirilmesi nedeniyle feshin tutarlılık ve son çare olması ilkesi açısından geçersiz olduğu kanaatiyle sonuca gidilmiştir. Her ne kadar, davalı tanığı da duruşmada işten çıkarılan 7 güvenlik görevlisinden 2’sinin fabrikada başka bölümde çalışmaya devam ettiğini doğrulamış ve davalı vekili de duruşmada “tanığımızın beyanına bir diyeceğimiz yoktur” demiş ise de, bu hususta yeterince araştırma yapılmadığı görülmektedir. Öncelikle, davalı işyerinde güvenlik işinin gerçekten taşerona verilip verilmediği araştırılmalı, alt işverenlik sözleşmesi, ve buna dair hizmet alım sözleşmesi dosyaya celbedilmelidir. Her ne kadar, SGK’dan fesihten önceki iki ay ile fesihten sonraki 4 aya ilişkin dönem bordroları getirtilmiş ve buna göre, davalı işyerinde fesih ayında davacı dahil 156 çalışan olduğu, fesihten sonraki aylarda bu rakamın peyderpey işten çıkarmalarla 140’a kadar düştüğü görülmekte ise de, bu verilerin sadece işçi sayısı yönünden veriler olup fesihten sonra işyerine yeni işçi alınmadığını gösterdiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, işverenin feshe son çare olarak başvurup başvurmadığının tespiti açısından, fesih tarihinde işyerinde çalışan kaç güvenlik görevlisi olduğu, bunlardan kaçının iş akdine son verilip kaçının çalışmaya devam ettiği davalı işverenden sorulmalıdır. Dosya kapsamına göre davacıya başka bölümde iş teklifi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, özlük dosyasındaki öğrenim belgesine göre düz lise mezunu olduğu anlaşılan davacıya işyerinde verilecek eğitimle başka bir bölümde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği mahkemece araştırılmamış, bu hususta bilirkişi raporu da alınmamıştır. Sonuç olarak, öncelikle davalı işyerinde güvenlik işinin gerçekten alt işverene verilip verilmediği yazılı belgelerle netleştirilmeli, feshe son çare olarak başvurulup başvurulmadığının tespiti açısından da yukarıda sözü edilen bilgi ve belgeler dosyaya celbedildikten sonra, dosya bilirkişiye tevdii edilmeli, -gerekirse yerinde inceleme yetkisi de verilerek- davacının işyerinde çalışabileceği başka bir bölüm olup olmadığı açık ve net bir şekilde ortaya konulduktan sonra sonuca gidilmelidir. Belirtilen nedenlerle, eksik inceleme sonucu salt tanık beyanlarına itibarla karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ; Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, 21.01.2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
Borçlunun adi ortaklık payının haczi mümkün olmayıp ancak semerelere ve tasfiye payına haciz konulabilir
MAHKEMESİ : İstanbul 9.İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2013/274 E-2013/479 K.Taraflar arasındaki “icra memuru işleminin kanun yolu ile iptali isteminden" dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi'nce şikayetin reddine dair verilen 17.07.2012 gün ve 2012/686
Kesinleşmeden icraya konulamayacak kararlar
Taraflar arasındaki “şikayet” kanun yolundan dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 22.03.2013 gün ve 2013/294 E., 2013/251 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçiler vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 22.11.
İhtiyati haciz - yetkili mahkeme
MAHKEMESİ : ASLİYE TİCARET MAHKEMESİAsliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/11/2014 tarih ve 2014/540-2014/540 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi borçlular vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor d
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?