Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 601 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2807 - Esas Yıl 2012





Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar ......, ...... ve ... tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava ve temyize konu 102 ada 86 parsel sayılı 3.956,95 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak ve tutanağın beyanlar hanesinde krokisinde (A) harfi ile gösterilen evin davalı ... oğlu ... tarafından meydana getirildiği belirtilmek suretiyle eşit paylarla, davalılar ... çocukları ..... ve ... adına, 102 ada 88 parsel sayılı 5.053,19 m2 yüzölçümündeki taşınmaz aynı sebebe dayanılarak eşit paylarla davalılar ... çocukları ...... ve ... adına, 115 ada 146 parsel sayılı 25.652,86 m2 yüzölçümündeki taşınmaz miras yoluyla gelen hakka, paylaşmaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak ve 123 ada 6 parsel sayılı 23.407,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalılar ... çocukları ....., Abdurrahman ve ... ile ...... oğlu ... adına; 119 ada 79 parsel sayılı 19.268,99 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalılar ... oğlu ..... ve ... adına, 119 ada 86 parsel sayılı 16.240,95 m2 yüzölçümündeki taşınmaz miras yoluyla gelen hakka, paylaşmaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalılar ... oğlu ... ve................ oğlu ... adına, 124 ada 20 parsel sayılı 2.165,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı ... oğlu ... adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ... miras yoluyla gelen hakka dayanarak ve paylaşım yapılmadığını öne sürerek dava açmışlardır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, dava ve temyize konu 123 ada 6 parsel sayılı taşınmazın miras payları oranında tarafların ortak miras bırakanı ...'ın mirasçıları adına, 115 ada 146, 119 ada 79, 119 ada 86, 102 ada 86 ve 88, 124 ada 20 parsel sayılı taşınmazların ise tarafların kök miras bırakanı ........'dan kaldığı ve tarafların miras bırakanı ... dışındaki mirasçıların pay satışları da gözönünde bulundurularak taşınmazın miras payları oranında ...... Kahya mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ....., ..... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. İddia ve savunmaya, mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre dava ve temyize konusu taşınmazlardan 123 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı ...'dan, dava ve temyize konu 115 ada 146, 119 ada 79, 119 ada 86, 102 ada 86 ve 88, 124 ada 20 parsel sayılı taşınmazların ise tarafların ortak miras bırakanı ........'dan kaldığı yönünde yanlar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra mirasçıları arasında yöntemine uygun şekilde bir paylaşmanın yapılıp yapılmadığı yönünde toplanmıştır. Kural olarak ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra mirasçıları arasında yöntemine uygun bir paylaşmanın varlığından söz edilebilmesi için, ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra tüm mirasçılarının bir araya gelerek terekeyi kendi aralarında pay etmeleri, her bir mirasçının kendi payına düşeni aldıktan sonra, terekedeki diğer miras haklarından vazgeçmesi koşuluna bağlıdır. Saptanan dava niteliği ile az yukarıda vurgulanan hukuksal olgular da dikkate alındığında, yerel mahkemece yapılan araştırma ve soruşturma hüküm vermeye yeterli değildir. Hükme dayanak yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık sözleri, olaylara dayanmayan soyut nitelikte, gerekçesiz sözlerden ibarettir. Davacılar ... ve ...'in dava dilekçelerinde belirttiği 101 ada 55 ve 102 ada 196 parsel sayılı taşınmazlar ile ilgili olarak tefrik kararı verildiği, tefrik edilen dava dosyasının mahkemenin 2012/2 esasına kaydedilerek dava dosyasında 15.5.2012 tarihinde karar verildiği, adıgeçen mahkeme hükmünün Dairemizce bozulduğu, 102 ada 176 parsel sayılı taşınmazın ise mahkemenin 2003/392 Esas sayılı dava dosyasında da davalı olması nedeniyle tefrik edildiği belirlenmiştir. Buna göre kök miras bırakanın terekesine dahil olduğu iddia edilen dava dışı başka taşınmazlar da bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, öncelikle ortak miras bırakanın terekesine dahil dava dışı başka taşınmaz mallar bulunup bulunmadığı araştırılmalı, varsa sözü edilen taşınmazların kadastro tespit tutanakları ve dayanakları belgeler, davalı iseler dava dosyaları da getirtilmeli, bundan başka ortak miras bırakanın terekesine dahil menkul mallar varsa bunların niteliği, adedi ve değerleri belirlenmeli, daha sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel ve uzman bilirkişi, tarafların aynı yöntemle gösterecekleri tanıklar ile tespit tutanağı bilirkişilerinin tümü hazır olduğu halde, taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, mirasçıları arasında az yukarıda açıklanan hukuksal olgulara göre yöntemine uygun bir paylaşma yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise dava konusu taşınmazın hangi mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet ettiği yolunda olaylara dayalı bilgi alınmalı, diğer mirasçı ya da mirasçıların miras payına karşılık kendilerine terekeden ne verildiği duraksamasız belirlenmeli, bu konularda da yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrıntılı bilgi alınmalı, tespit tutanağı bilirkişilerinin anlatımı ile tutanak bilirkişilerinin beyanları çeliştiği taktirde tutanak bilirkişilerinin tümü taşınmaz başında ayrı ayrı dinlenerek çelişki giderilmeli, mirasçılar arasında aynı nitelikte Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan 101 ada 55 ve 102 ada 196 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili dava dosyalarının ve varsa başkaca dava ya da davalar varsa, usulün 166 ve onu izleyen maddeleri hükmü uyarınca davalar arasında fiili ve hukuki irtibatın varlığı, davalardan biri hakkında verilecek hükmün, aynı nitelikteki diğer davanın sonucunu etkileyeceği gözönüne alınarak dava dosyalarının birleştirileceği düşünülmeli, sonuçlanan ve kesin hükme bağlanan davalar varsa, deliller değerlendirilirken sözü edilen taşınmazlarla ilgili olarak yerel mahkemesinden verilen ve kesinleşen hükümler de gözönüne alınmalı, özellikle sözü edilen taşınmaz ya da taşınmazların tespit tutanakları içeriğinde paylaşma olgusuna yer verilip verilmediği yönü üzerinde durulmalı, uyuşmazlığın niteliğine göre, deliller değerlendirilirken paylaşmada her bir mirasçıya eşit yüzölçümde ve eşit verimlilikte taşınmaz ya da ekonomik yönden aynı parasal değerde menkul mal isabet etmesinin paylaşmanın koşulu olmadığı gözönünde tutulmalı, bir ya da bir bölüm mirasçıya miras payına karşılık menkul mal verilmiş ise niteliği ve adedi belirlenmeli, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye imkan verecek şekilde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller bu çerçevede değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece bu olgular gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalılar ....., ..... ve ...'ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde hükmü temyiz eden davalılar ....., ..... ve ...'a iadesine, 29.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.