Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6009 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 27657 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Serik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)Tarihi : 17/07/2013Numarası : 2011/515-2013/580 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı, fazla çalışma ücretinin ödenmediğini, Çalışma Sosyal ve Güvenlik Bakanlığı Antalya Bölge Müdürlüğüne şikayet ettiğini, bunu neticesinde iş müfettişlerince fazla mesai yapmış olduğunun tespit edildiğini belirterek ödenmeyen fazla mesai ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında davacı işçinin fazla mesai çalışması yapıp yapmadığı noktasında uyuşmazlık söz konusudur. Fazla mesai yaptığını ispat yükü işçeye, çalışma olgusunun ispatlanması halinde ücretlerinin ödendiğini ispat yükü ise işverene düşmektedir. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işeyri yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümükün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma üreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı dellille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Somut olayda 4857 sayılı İş Kanununun 92/3. maddesinde açıklanan "Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri ile işçi şikayetlerini inlecelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklar aksi kanitlanıncaya kadar geçerlidir." düzenlemesi uyarınca müfettişlerin tespite yönelik raporların aksi sabit oluncaya kadar geçerli olması karşısında, davacı işçinin iş müfettişi raporu ile belirlenen ödem ve süre ile sınırlı olarak fazla mesai ücreti alacağının hüküm altına alınması gerekirken, bilirkişi raporu ile hesaplanan alacağa karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 13/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.