Mahkemesi : Mersin 4. İş MahkemesiTarihi : 14/05/2013Numarası : 2012/808-2013/244 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı davalıya ait lokanta işyerinde mesul müdür olarak 27.8.2007 tarihinde işe başladığını, davalının işyerini dava dışı Z.. D..'e devrettiğini, işyerinde bulunan demirbaşlar nedeniyle Z.. D..'den 15.11.2007 tanzim tarihli 17.600,00 TL teminat senedi aldığını, kendisininde davalının baskısı ile kefil olduğunu, senedin takibe konulduğunu bildirerek borçlu bulunmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı kiracı olarak işlettiği bu işyerini davacıya gerçekte devrettiğini, ancak bunu devir şeklinde değilde davacıya noterden düzenlenen mesul müdürlük vermek şeklinde gösterdiğini, davacı ile birlikte yaşayan D.. E.. adlı kişinin burayı bir ay süre ile işlettikten sonra iş yapılmadığından bahisle vazgeçtiklerini, aldığı 18.000,00 TL teminat senedini geri verdiğini, üç ay sonra davacı Z.. D.. adlı kişi ile birlikte gelip ortak olarak yeniden talip olduklarını, işyerini fiili olarak devredip alacağına karşılık 17.600,00 TL senet aldığını, senedin teminat senedi olmadığını, Z.. D..'in borçlu davacınında kefil olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalının senedin teminat senedi olduğunu Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/9663 hazırlık nolu dosyasında ikrar ettiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununun 1'inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu Kanunun uygulanacağı belirtilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 inci maddesi uyarınca, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir. Somut olayda taraflar arasında Mersin 1.Noterliğinde düzenlenen 27.8.2007 tarihli "Mesul müdürlük sözleşmesi"nden hizmet akdi ilişkisi bulunduğu doğrudur. Nevar ki, Dava dilekçesinde davacının açık beyanından da anlaşılacağı üzere davaya konu 15.11.2007 tanzim tarihli senet davalının işyerini Z.. D..'e devrinden sonra daha açık bir anlatımla davacı ile davalı arasındaki iş akdinin sonlanmasından sonraki bir tarihte düzenlenmiş olup senedin tanzim tarihinde taraflar arasındaki iş akdi sona ermiş ve uyuşmazlık iş akdinden doğmamaktadır. İş kanunundan ve iş akdinin sona ermesinden sonra tanzim edilen iş ilişkisi ile ilgisi bulunmayan senetle ilgili menfi tespit davasına bakmaya iş mahkemesi değil genel hükümlere göre genel mahkemeler görevlidir. Mahkemece davaya bakmaya genel hükümlere göre genel mahkeme görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmiş olması bozma nedenidir. SONUÇ; Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 13.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.