Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 595 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6249 - Esas Yıl 2012





Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesini davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, abonelik sözleşmesine dayanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş olup, kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1)4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un “Amaç” başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verildikten sonra aynı Yasanın 3. maddesinde mal, satıcı ve tüketici ayrı ayrı tanımlanmıştır. Yasal düzenlemeye göre mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri, tüketici ise; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder. Bir hukuki ilişkinin 4077 Sayılı Yasa kapsamında olduğunun kabulüiçin, yasanın amacı içerisinde ve az yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin hukuki bir işlem olması gerekir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemelerce istek olmasa bile kendiliğinden dikkate alınır. Somut olaya gelince; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de davanın dayanağının abonelik sözleşmesi olduğu ve su aboneliğinin mesken için yapıldığı anlaşılmaktadır. Taraflara arasında 4077 Sayılı Kanunda tarif edilen hukuki ilişki bulunmaktadır. Bu hali ile davaya bakma görev Tüketici Mahkemesine aittir. Davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu gözardı edilerek yargılamaya devamla Asliye Hukuk Mahkemesi olarak karar verilmiş olması yerinde görülmemiştir. Hal böyle olunca, mahkemece yapılacak iş davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu dikkate alınarak görevsizlik kararı vermek, istek halinde dosyayı ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa göndermek, yoksa Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılarak davanın karara bağlanmasından ibarettir. 2)Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Sonuç; Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, (2)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, 29/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.