Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5518 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24600 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Tarsus İş Mahkemesi(Müstemir Yetkili)Tarihi : 17/07/2013Numarası : 2011/59-2013/97 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2. Davacı vekili, davacının üst düzey yönetici ve silah öğretmeni olarak davalı şirkette çalıştığını, ücret ve girdiği ek ders ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davacının asgari ücretle çalıştığı ve ek ders ücreti aldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Çalışma belgesinde yer alan bilgilerin gerçek dışı olmasının da yaptırıma bağlanmış olması, belgenin ispat gücünü arttıran bir durumdur. Kural olarak ücretin miktarı ve ekleri gibi konularda ispat yükü işçidedir. Ancak bu noktada, 4857 sayılı Kanunun 8 inci ve 37 nci maddelerinin, bu konuda işveren açısından bazı yükümlülükler getirdiği de göz ardı edilmemelidir. Bahsi geçen kurallar, iş sözleşmesinin taraflarının ispat yükümlülüğüne yardımcı olduğu gibi, çalışma yaşamındaki kayıt dışılığı önlenmesi amacına da hizmet etmektedir. Bu yönde belgenin verilmiş olması ispat açısından işveren lehine olmakla birlikte, belgenin düzenlenerek işçiye verilmemiş oluşu, işçinin ücret, sigorta pirimi, çalışma koşulları ve benzeri konularda yasal güvencelerini zedeleyebilecek durumdadır. Çalışma belgesi ile ücret hesap pusulasının düzenlenerek işçiye verilmesi, iş yargısını ağırlıklı olarak meşgul eden, işe giriş tarihi, ücret, ücretin ekleri ve çalışma koşullarının belirlenmesi bakımından da önemli kolaylıklar sağlayacaktır. Bu bakımdan ücretin ispatı noktasında delillerin değerlendirilmesi sırasında, işverence bu konuda belge düzenlenmiş olup olmamasının da araştırılması gerekir. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Somut olayda davacı yönetim kurulu kararı ile şirkette üst düzey yönetici olarak çalışmıştır. Silah eğitimi konusunda ders de vermiştir. Davacı aylık 2000,00 TL ücret aldığını iddia etmiş davacı tanıkları ücretin miktarını doğrulamışlardır. Davalı ve tanıkları ise davacının asgari ücretle çalıştığını beyan etmişlerdir. Mahkemece yapılan emsal ücret araştırmasına verilen cevaplarda davacının 1650-2500 TL ücret alabileceği belirtilmiştir. Bu durumda davacının 2000,00 TL ücret aldığından ayrıca ek ders ücreti alamayacağının kabulü gerekir. Ancak davalı ücretin miktarı ve ödenip ödenmediği hususunda yemin deliline dayandığından davalıya yemin teklif hakkı hatırlatılarak çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamaya itibarla hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine 10.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.