Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5211 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21241 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Düzce İş MahkemesiTarihi : 11/04/2013Numarası : 2009/316-2013/275 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 07.02.1988 tarihinden itibaren gece bekçisi olarak çalıştığını, 21.05.2008 tarihinden bu yana emekli maaşı aldığını, davacının sağlık durumu nedeniyle işyerinde daha fazla çalışamadığından 21.08.2008 tarihinde işten ayrıldığını, hafta tatili izni kullanmadan her gün gece bekçiliği yaptığını, 17.00-08.00 saatleri arasında çalıştığını, ulusal-dini bayram ve genel tatillerde çalıştığını, yıllık izin kullanmadığını, asgari ücretle çalıştığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının 01.06.1999 tarihinde çalışmaya başladığını ve iş ilişkisinin 07.12.2007 tarihinde emekli olması üzerine sona erdiğini, emeklilik sonrasında çalışmadığını, 07.12.2007 tarihli ibraname ile davalı şirketi ibra ettiğini, davacının 21.05.2004 tarihinden önceki tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının 01/09/1989-07/12/2007 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı, emeklilik nedeniyle iş akdinin sona erdirildiği, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmediği, kullanmadığı yıllık ücretli izin hakkının bulunduğu gerekçesiyle alınan bilirkişi raporunu hükme esas alarak kıdem tazminatı ile yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücretlerine ilişkin talepler yönünden davanın kabulüne, ihbar tazminatı talebi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili davacının 07.02.1988-21.08.2008 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde kesintisiz çalıştığını iddia etmiş, davalı vekili davacının 01.06.1999-07.12.2007 tarihleri arasında çalıştığını savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 01.09.1989-07.12.2007 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı benimsenerek alacak hesabı yapılmıştır. Davalı vekili davacının 01.06.1999 tarihinden itibaren işyerinde çalışmaya başladığını ve hizmet süresinin yanlış hesaplandığını belirterek bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. Dosyada içinde bulunan sigortalı hizmet cetvelinde davacının 01.12.1991-27.03.1992 ve 15.04.1993-30.11.1999 tarihleri arasında 10002162 ve 31780 sicil no'lu işyerlerinden sigortalı çalışmalarının bildirildiği görülmekte olup bu işyerlerinin kime ait olduğu, davalı işyeri ile bağlantısı olup olmadığı konusunda bir araştırma yapılmadığı gibi davalı vekilinin bu yöne ilişkin itirazı üzerinde de durulmamıştır. Mahkemece davalı vekilinin hizmet süresine ilişkin itirazı üzerinde durulup 01.12.1991-27.03.1992 ve 15.04.1993-30.11.1999 tarihleri arasında davacının sigortalı hizmetinin bildirildiği 10002162 ve 31780 sicil no'lu işyerlerini işleten işverenlerin isimleri, bu işyerlerinin 1.12.1991-27.3.1992 ve 15.4.1993-30.11.1999 tarihleri arasında hangi adreste faaliyet gösterdikleri, işverenlerin tüzel kişi (şirket vb.) olması halinde şirketin ortaklarının isimleri ilgili SGK. İl Müdürlüğünden sorularak davacının bu işyerlerine ilişkin sigortalı işe giriş bildirgeleri getirtilerek davalı işyeri ile bağlantılı olup olmadığı kesin bir şekilde belirlenmeli, hizmet süresi tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmeli ve buna göre işçilik alacakları hesaplanmalıdır. Mahkemece bu yön üzerinde durulmadan eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 05/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.