Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5202 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15814 - Esas Yıl 2013
Mahkemesi : Çorum 1. İş MahkemesiTarihi : 24/01/2013Numarası : 2011/765-2013/48 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili, davacının asgari ücretle çalışmasına rağmen asgari ücretin altında ücret ödendiğini, bu nedenle ve fazla mesai alacağının ödenmemesi nedeniyle haklı olarak iş sözleşmesini feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ve bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının 08-12.09.2011 tarihleri arasında devamsızlık yaptığını, işe dön ihtarlarına cevap vermediğini ve devamsızlık nedeni ile sözleşmeye haklı olarak son verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, işçilik alacaklarını tam olarak alamaması nedeniyle davacının sözleşmeyi haklı olarak feshettiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında davacı işçinin fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil çalışması yapıp yapmadığı uyuşmazlık konusudur. Fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil çalışması yaptığını ispat yükü işçiye, çalışma olgusunun ispatlanması halinde ücretlerinin ödendiğini ispat yükü ise işverene düşmektedir. Fazla çalışmanın ve ulusal bayram genel tatil çalışmasın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Somut olayda, mahkemece tanık beyanlarına itibar edilerek davacının haftada 15 saat fazla mesai ve ayrıca milli bayramlarda da çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Dosya kapsamına davacının işe giriş çıkış saatlerini gösteren çizelgeler sunulmuştur. Her ne kadar bilirkişi davalı tanık beyanlarına göre dahi normal mesai saatleri dışında fazla çalışma olmasına rağmen bu çizelgelerde bu çalışmaların gösterilmemiş olması ve çizelgelerde davacının imzasının olmaması nedenleriyle bu kayıtlara itibar etmemişse de söz konusu kayıtlarda çoğu zaman normal mesai saatlerinden daha sonraki saatlerde işyerinden çıkışları gösteren kayıtlar mevcuttur. İşyerinde giriş çıkışların kart sisteminde olması nedeniyle davacının kayıtlarda imzasının olmaması da son derece doğaldır. Yapılacak iş; söz konusu işyerine giriş çıkış kayıtlarını içeren çizelgelere göre davacının fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil alacaklarını hesaplattırmaktır. Mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 05.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.