Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4927 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18598 - Esas Yıl 2013
Mahkemesi : Alaçam Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)Tarihi : 14/02/2013Numarası : 2012/91-2013/32 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekilince istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine 2-Davacı, balık fabrikası olan davalı işyerinde işçi ve bekçi olarak tam süreli olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından mesai saatleri dışında, fabrika işçisi olmayan 3. Şahıslarla yaşadığı bir tartışma sebep gösterilerek haksız olarak sona erdirildiğini ileri sürerek, ihbar ve kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir. Davalı, davacının iş sözleşmesinin işyerinin ticari itibarını zedeleyen davranışları nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, davacının fazla çalışma yapmadığını, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatillerde çalışmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı işçinin, hangi tarihler arasında çalışma yaptığı, hafta tatili ve genel tatillerde çalıştığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmanın ispatı açısından da geçerlidir. Somut olayda, dosyadaki tüm bilgi ve belgelerden davacının balık sezonunda (mevsiminde) fazla çalışma yaptığı, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, balık sezonunun Eylül-Mayıs ayları arasında olduğu kabul edilerek fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları hesaplanmıştır. Oysa, balık sezonunun hangi tarihler arasında olduğu konusunda tanıklar çelişkili beyanda bulunmuşlardır. Bu durumda, balık sezonunun hangi tarihler arasında olduğu ilgili resmi kurumlardan sorulduktan sonra, davacının fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının bu süreler için hesaplanması gerekirken, Mahkemece, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 03.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.