Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4813 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20240 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Osmaniye İş MahkemesiTarihi : 29/01/2013Numarası : 2012/498-2013/74 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, 15.09.2011 tarihinde haksız olarak iş akdine son verildiğini, kendisinin dışında üç kişinin daha işine son verildiğini, gerekçe olarak yeni alınan 6 temizlik personeline yavaş çalışın hızlı çalışmayın yoksa eski işçiler göze batar şeklinde telkinde bulunduklarının gösterildiğini, asıl nedeninin yeni alınanlara istihdam yaratmak olduğunu belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı davanın reddini istemiştir.Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davalı işverenin tanıklarının beyanlarının görgüye değil duyuma dayandığı, davacının yeni işe alınan elamanların işi yavaşlatmaları, hızlı çalışmamaları yönünde telkinde bulunduğuna ilişkin somut bir delil ibraz edilemediği anlaşıldığından iş akdinin davalı işverence haklı bir nedene dayanmaksızın feshedildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Taraflar arasında davacı işçinin fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil çalışması karşılığı alacaklarının ödenip ödenmediği uyuşmazlık konusudur. Fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil çalışması yaptığını ispat yükü işçiye, çalışma olgusunun ispatlanması halinde ücretlerinin ödendiğini ispat yükü ise işverene düşmektedir. Fazla çalışmanın ve ulusal bayram genel tatil çalışmasın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Somut olayda mahkemece, davacının işyerinde temizlik görevlisi olarak 17.09.2010 tarihine kadar haftada 5 saat fazla mesai yaptığı, hafta tatili açısından ise 2011 yılı Mart ve Eylül ayları arasında ayda tüm hafta tatillerinde çalıştığı, ulusal bayram ve genel tatil alacağı açısından ise tüm çalışma dönemi boyunca milli bayramların tamamında ve dini bayramların ise ilk 1. günü çalışma yaptığı ancak karşılığının ödenmediği kabul edilmiştir. 2010 yılında işyerinde Bölge Çalışma Müfettişi tarafından yapılan teftiş sonucu hazırlanan 17/09/2010 tarihli raporda hastanenin acil bölümünde çalışanların haftalık 2,5 saat fazla mesai yaptıkları, ücretinin 2010 yılı 1.ayından itibaren hesap edilerek ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Davalı işveren bu tespit doğrultusunda işçilere bordrolaştırılmak sureti ile anılan döneme ait fazla mesai ücretlerini ödediğini savunmuştur. Dosyaya sunulan banka hesap ekstrelerinin incelenmesinde davacıya 2010 Ağustos- 2011 Ağustos tarihleri arasında fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ödemesi yapıldığı görülmektedir. Bu ödemelerin anılan döneme ait fazla mesai ücreti olup olmadığı, BÇM raporundaki döneme ait fazla mesai ücretinin ödenip ödenmediği, davacının ihtirazi kaydının olup olmadığı araştırılmalı, ayrıca hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti ödemelerinin hangi döneme ait olduğu tespit edilmeli ve banka ödemeleri değerlendirilmek suretiyle davacının fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil alacağı hakkında yeniden bir karar verilmelidir. Mahkemece bu husus yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.