Mahkemesi : Adana 6. İş MahkemesiTarihi : 18/04/2013Numarası : 2012/164-2013/214 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı vekilinin sunduğu temyiz dilekçesinde mahkeme kararının hangi nedenlerle bozulması gerektiğine dair temyiz nedeni bildirilmemiş olması, Dairemizce gerekçeli temyiz dilekçesi sunularak temyiz edilen dosyalarda da temyiz dilekçesinde belirtilen temyiz nedenleriyle bağlı kalınarak temyiz incelemesi yapılıyor olması ile yine mahkeme kararında Dairemizce kamu düzenini ilgilendiren ve re'sen bozma nedeni yapılmasını gerektirecek bir hata bulunmadığının anlaşılmasına göre, davalının bozma isteğinin reddine. 2-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 3-Davacı, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, ücret ve fazla mesai alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı, haklı nedenle iş sözleşmesinin feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, feshin işverence haksız yapıldığı belirtilerek, bilirkişi raporu doğrultusunda, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai alacağının kısmen kabulüne, ücret ve yıllık izin alacağı taleplerinin reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında, davacının işe giriş tarihi ve buna bağlı olarak hizmet süresinin belirlenmesi ihtilaflıdır. Mahkemece, Sosyal Güvenlik Kurumu'na işe giriş tarihi olarak bildirilmiş olan 17.02.2000 tarihi ile işten çıkış tarihi olarak bildirilmiş olan 09.11.2007 tarih aralığı esas alınarak davacının hizmet süresi belirlenmiştir. Şoför olarak çalışmış olan davacı ise 17.04.1999 tarihinde davalı nezdinde çalışmaya başladığını, ancak sigorta bildiriminin geç yapıldığını iddia etmiş ve buna ilişkin delil olarak da, işverene ait aracı kullandığı tarihte adına tanzim edilmiş trafik ceza tutanak sureti ibraz etmiştir. Davacı tarafça ibraz edilmiş olan trafik ceza tutanağı incelendiğinde, söz konusu tutanağın 19.05.1999 tarihinde davacı adına ve ... plaka sayılı araç için tanzim edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Anılan tutanakta plaka numarası belirtilmiş olan aracın işverene ait olup olmadığı araştırılarak, tutanak tarihinde davacının davalı nezdinde çalışması olup olmadığı tereddüte yer vermeyecek ve maddi gerçekliğe uygun olacak şekilde davacının hizmet süresi belirlenip sonucuna göre alacak miktarlarının belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile sonuca gidilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir. 4-Davacı dava dilekçesinde, işe giriş tarihinde kendisinden, alacak hanesi, vadesi, tanzim tarihi ve miktarı boş olan bir adet bono imzalatılarak alındığını iddia ederek, söz konusu bononun iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının söz konusu talebi açısından herhangi bir karar verilmemiştir. Davacının anılan talebi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiş olması hatalı olup ayrıca bozma nedenidir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı tarafa iadesine, aşagıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 20/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.