Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4085 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23090 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi : Mersin 4. İş MahkemesiTarihi : 28/05/2013Numarası : 2012/493-2013/278 Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 18.02.2014 günü belirlenen saatte temyiz eden davalılar ...Konfeksiyon San. ve Tic.Ltd.Şti., ... Konfeksiyon San. ve Tic.Ltd.Şti., R.. Tekstil Konfeksiyon San. ve Tic.Ltd.Şti., G...Tekstil Sanfeksiyon Gıda Mad.Tic.Ltd.Şti. vekili Av.C. . D.. ve karşı taraftan davacı A.. T.. vekili Av.H. Ş.. geldiler. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı vekili, davacının 21.06.2001-16.06.2011 tarihleri arasında işyeri hekimi olarak çalıştığını, davalı şirketlerin aynı çatı altında hizmet eden ve ortakları aynı kişiler olan şirketler olduğunu, iş sözleşmesinin haksız olarak işveren tarafından tek taraflı feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, ücret ve işyeri yenileme bedeli alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının 31.01.2010 tarihinde istifa ettiğini, davacının tam gün yasası nedeniyle işyeri hekimi olarak çalışamayacağını, davacının durumu kendilerinden gizlediğini, iş sözleşmesinin bu nedenle haklı olarak feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacının 31.01.2010 tarihi itibariyle Raysi Şirketi ile arasındaki sözleşme ilişkisini istifa suretiyle sonlandırdığı dikkate alınmaksızın Raysi Şirketinin de alacaklardan sorumluluğuna hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebidir. 3-Hüküm kısmında alacağın net veya brüt olduğunun ayrıca brüt hükmedilmiş ise yasal kesintilerin infaz aşamasında yapılması gerekliliğinin yazılmaması suretiyle infazda karışıklığa sebebiyete verilmesi de isabetsiz olmuştur. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.