Mahkemesi : Antalya 2. İş MahkemesiTarihi : 05/09/2013Numarası : 2010/630-2013/365 Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 18.02.2014 günü belirlenen saatte temyiz eden ... Antalya Lara Turistik Tes. ve İşl.A.Ş. vekili Av.K. Ç..geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Davacı vekili, davacının 13.03.1994-31.05.2010 tarihleri arasında pastane imalat bölümünde usta olarak 05:30–21:00 saatleri arasında çalıştığını, son ücretinin net 2.800,00 TL olduğunu, sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, Bölge Çalışma Müdürlüğüne işvereni şikayet ettiğini, işveren vekilinin davacıyı işten çıkarmadıklarını yıllık izine gittiğini savunduğunu iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma, genel tatil ve ücret alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacının 31.07.2010 tarihinde istifa dilekçesinde daha uygun iş teklifi üzerine ayrıldığını belirterek istifa ettiğini, fazla çalışması bulunmadığını, yıllık izinlerini kullandığını, genel tatil ücreti ve ücret alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. ./... Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Fazla çalışmayı ispat yükü kendisinde olan davacının gösterdiği tanıklar davacının 05:30-21:00 saatleri arasındaki çalışmalarını doğrulamamışlardır. Davalı tanıkları ve davacı tanıklarından Saniye'nin beyanları ise davacı iddiaları ile kısmen uyumludur. Davacının bu tanık beyanlarına göre 06:00-15:00 saatleri arasında çalıştığı sabittir. Bilirkişi davacı iddialarıyla uyumlu olmayan ve davacı tarafından iddia da edilmeyen düğün günlerinde fazla çalışma yaptığına ilişkin beyan karşısında haftada bir gün 4 saat daha fazla çalışma hesaplamıştır. Davacı tanığı Muhammet sadece 2007-2008 yıllarında çalıştığı gibi ne diğer davacı tanıkları ve ne de davalı tanıkları düğün nedeniyle fazla çalışma yapıldığı hususunu doğrulamamışlardır. Davacının haftada 3 saat fazla çalışma yaptığı anlaşılmakla bu süre üzerinden hesaplama yapılması dosya kapsamına uygun olacaktır.Davacının 31.05.2010 tarihinde sözleşmesi feshedildiği halde bilirkişinin çalışılmayan 31.05.2010-30.06.2012 tarihleri arası dönem içinde fazla çalışma alacağı hesaplaması da hatalı olmuştur. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.