İş MahkemesiDava Türü : İşe İade Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından sendikal nedenle feshedildiği belirtilen davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davacının iş akdinin esasen haklı nedenle feshedildiğini, davacının şirketteki kıdem ve emeği nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatının ödendiğini, şirketin büyük bir değişim ve revizyon içerisinde olup büyük bir kompleks haline getirilmek için inşaat tamir ve tadilat aşamasında olduğunu bu nedenle toplu işçi çıkarımı yapıldığını, sendikal fesih iddiasının gerçeklikten yoksun olup davacı tarafça işverenliğe muhteviyatı gerçek olmayan yerli yersiz ihtarnameler çekildiğini, davacının işyeri kurallarına uymamayı alışkanlık haline getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı işverence yapılan feshin haksız ve geçersiz bir fesih olduğu ancak sendikal nedenle fesih yapıldığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş olup boşta geçen süre ücretinin de 6 ay olarak belirlendiği görülmüştür. İşverence yapılan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadışı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21'inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21'inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21'inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez. Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alın??p alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir. Mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetli olup davalı temyizi yerinde değildir. Ancak yargılama sonucunda feshin sendikal nedene dayanmadığı kabul edilmişse de, söz konusu karar eksik araştırmaya dayanmaktadır. Somut olayda davacı taraf davalı şirket ile ... Sendikası arasında 01.01.2011-31.12.2012 yürürlük tarihli TİS'nin sona erdiğini, sendikanın yetki alamaması nedeniyle yeni TİS yapılamadığını ve TİS hükümlerinin sözleşme hükmü haline geldiğini, işverence davacı ve üye işçilere TİS'den kaynaklı haklarının ödenmediği gibi Toplu iş sözleşmesinin hükümlerini bertaraf etme amacıyla davacının 31.03.2013 tarihinde resmi İAB ile işten ayrılışı yapılarak 16.04.2013 tarihine kadar sigortasız çalıştırıldığını ve "20.07.2000 tarihinde işe girmiş elemanın yeniden düzenlenmiş ve mevzuata uygun hale getirilmiş iş sözleşmesidir" denilerek yeni sözleşme imzalatılmaya çalışıldığını ve sözleşmeyi imzalamayan 20-25 işçinin iş akdinin feshedidildiğini feshin sendikal nedene dayandığını iddia etmiştir. Dosyanın incelenmesinde davacı ve arkadaşları (25 işçi)tarafından 13.02.2013 tarihinde TİS'den kaynaklı haklarının ödenmeye devam edilmesi gerektiği ve yeni sözleşme imzalatılmaya çalışılması nedeniyle işverenin eylemlerine son vermesini Konya 2. Noterliğinin 3409 sayılı ihtarnamesiyle talep ettikleri, 22.02.2013 tarihinde ise üye işçilerin sendika temsilcileriyle görüşmelerine izin verilmediği ve hukuka aykırı tutanaklar tutulmasına son verilmesi amacıyla Ankara 46. noterliğinden ihtar çekildiği, 07.03.2013 tarihinde de 31.12.2012'den itibaren ödenmeyen TİS'den kaynaklı alacaklarının 7 gün içerisinde ödenmesi için Ankara 17. Noterliği kanalıyla ihtar çekildiği ve davacının 16.04.2013 tarihinde yeni sözleşmeyi imzalamaması nedeniyle iş akdinin sözlü olarak sona erdirildiğinin ifade edildiği, dosyada bulunan imzasız sözleşme arkasında işveren yetkilileri tarafından "belirsiz süreli iş sözleşmesini imzadan imtina etmiştir" şeklinde ..., ... ve .... tarafından imzalı ibare bulunduğu, bu sözleşmede TİS'den bahsedilmediği anlaşılmıştır. Mahkemece TİS'in imzalanmasından sonra işverence kaç tane sendika üyesinin iş akdinin feshedildiği veya sendikadan istifa ettiği yönünde araştırma yapılmadığı gibi işverenin gerçekten TİS'in sona ermesi nedeniyle iş sözleşmesi hükmü haline gelen TİS mali haklarının sendikal haklardan yararlanan işçilere ödenmeye devam edilip edilmediği, TİS yürürlük tarihinin sona erdiği 31.12.2012 tarihinden sonra sendika üyesi olup üyelikten istifa eden ve işyerinde çalışmaya devam eden işçiler ve iş akdi feshedilen işçiler bulunup bulunmadığı, işyerindeki bütün işçilerle yeni sözleşmenin imzalanıp imzalanmadığı, değilse sadece sendika üyesi işçilere mi sözleşme imzalatılmaya çalışıldığı ve imzalayan üye işçilerle iş sözleşmesinin devam edip etmediği hususlarında TİS imza, 31.12.2012 sona erme ve toplu fesih tarihine kadar işverenin bütün kayıt ve belgelerininin işyerinde keşfen mali müşavir, insan kaynakları ve endüstriyel ilişkiler uzmanı ile iş hukukunun sendika ve toplu iş sözleşmeleri alanında uzman hukukçu bilirkişi marifeti ile incelenerek sendikadan da üye işçiler ve istifalara ilişkin tarih belirten kayıtlar celbedilerek dosyanın bir bütün halinde incelenmesi ve düzenlenen rapor, dosyadaki kayıtlar yeniden değerlendirilerek feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususunun netliğe kavuşturulması gerekmektedir. Yukarıdaki ilkeler doğrultusunda; mahkemece, belirtilen hususlar araştırılmaksızın işverence yapılmak istenilen sözleşmenin çalışma koşullarında değişiklik olup feshin sendikal nedene dayanmadığının kabulü ile sonuca gidilmesi hatalıdır. 2-Ayrıca boşta geçen süre ücretinde yasal sınır aşılmıştır. 4857 sayılı İş Kanununun 21.maddesi uyarınca, mahkemece feshin geçersizliğine karar verildiğinde, kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakların ödenmesinin de hüküm altına alınması gerekir. Bu süre üst sınır olup, aynı maddenin son fıkrası uyarınca sözleşme ile değiştirilemez, aksi hükümler geçersizdir. Yasa koyucu yargılama süresini dikkate alarak bu düzenlemeyi yapmıştır. Yargılama süreci 4 aylık sürenin altında kaldığında, kısacafesih ile işe iade kararı sonrası başvuru arasında boşta geçen süre 4 aydan az olduğu takdirde, başvuru tarihine kadar ki ücret ve diğer haklar hüküm altına alınacaktır. Ancak yargılama süreci 4 aya kadar kücret ve diğer hakların ödenmesi gerekecektir. Boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların ödenmesi, feshin geçersizliine bağlı ikincil bir sonuçtur. Talep olmasa da mahkemece dikkate alınması gerekir. Ayrıca feshin geçersizliği istemi tespit niteliğinde olduğundan, boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 10.03.2015 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
BONO • TEMİNAT SENEDİ • İSPAT YÖNTEMİ
Alacaklının bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlattığı takibe karşı borçlu, dayanak senedin 21.06.2012 tarihli araç kiralama sözleşmesi kapsamında alındığını ve teminat senedi olduğunu ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuş; mahkemece, bononu
PMF TABLOSU • TAZMİNAT HESAPLAMA
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi Pakize'nin içinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı N Sigorta ZMSS poliçesi ile sigortalı araç nedeniyle meydana gelen kazada murisin vefat ettiğini belirterek, anne baba, eş ve çocuk için 5.000'er TL destekten yoksun kalma tazminatının müracaat tarihinden iti
İhalenin feshi talebinin reddine ilişkin kararlar kesinleşmeden icra takibine konu yapılamaz.
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?