Mahkemesi : Alanya İş MahkemesiTarihi : 29/03/2013Numarası : 2012/258-2013/186 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili davacının davalı şirkete ait işyerinde çalışırken iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, haklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı yargılamaya katılmamış, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde davalı şirketin adresini bildirmemiş, daha sonra verdiği dilekçe ile davalı şirketin adresini “...Kasabası, ...Caddesi, ... Apartmanı Kat:23 Daire:11 Alanya” olarak bildirmiş, mahkemece bu adrese tebligat çıkarılmış, adresin kapalı olması, muhatabın geçici olarak dışarı çıkması nedeni ile 7201 sayılı Yasa'nın 21.maddesine göre davetiye tebliğ edilmiş ise de, davalı şirketin Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan kayıtlı adresinin “.. Mah., .. Caddesi, No:.., Alanya” olması karşısında bu adrese yapılan tebligatlar usulune uygun olmadığı gibi, davalı vekilinin temyiz dilekçesine eklediği duruşma tutanakları, dilekçeler ve Ticaret Sicil Gazetesi örneğinden davalı şirketin dava tarihinden önce 04.04.2012 tarihinde Alanya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/238 Esas sırasına kayden iflasın ertelenmesi davası açtığı, şirkete 09.06.2012 tarihinde C.A..isimli kişinin kayyum olarak atandığı, yönetim kurulunun yetkilerinin tedbiren kaldırılarak yetkilerin kayyum tarafından kullanılmasına karar verildiği, kararın 15.02.2013 tarihinde Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davadan kayyum haberdar edilerek bundan sonraki tüm işlemlerin kayyuma tebliği sureti ile karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde usulunce taraf teşkili sağlanmadan, davalı şirket yasaya ve usule uygun olarak davadan haberdar edilmeden davaya devam edilerek karar verilmesi hatalı olmuştur. O halde davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.